'HUKUK SİSTEMİ YERİNE ŞERİAT'
Yılbaşı konusunda, yılbaşının dinen caiz olup olmadığı, meşru olup olmadığı gibi ifadeler içeren bir hutbe yayınlama yoluna gidildiğini sözlerine ekleyen Yarsav eski Başkanı, "Yaşanan her olayın dinen caiz/meşru olup olmadığının tartışıldığı bir boyuta gitmek demek, hukuk sisteminin değil geçerli olanın şeriat ya da şeri bir sistem olduğu anlamına gelir" dedi. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın bu şekilde varlık nedeninin ötesine geçerek her olayda söz sahibi bir tutuma girdiğini söyledi. Eminağaoğlu, Diyanet'in yılbaşı öncesindeki açıklamasında, 'yaşanacak olaylarda toplumu aydınlatma amacı değil aksine gerilimi tetikleyen, körükleyen ifadelerin yer aldığı bir Cuma hutbesi yayınlama yoluna gittiğini' ifade etti.
Yapılan suç duyurusu davaya dönüşüp dönüşmeyeceğine yönelik soruyu, "Bağımsız bir yargı var mı yok mu sorusuna kadar gider bu soru. Diyanet, devletin önemli bir organı. Ancak bu devletin önemli bir organı anayasal sınırların dışında hareket ediyor. Baktığımız zaman hangi organ anayasal sınırlar içerisinde hareket ediyor diyebiliriz?" şeklinde cevap verdi.
Eminağaoğlu sözlerine "Anayasal sistem geçerli ise yargı organlarının da buna göre hareket etmesi gerekir" diyerek devam etti. "Ne olursa olsun Diyanet İşleri Başkanlığı kuruluş çizgisine çekilmeli. Eğer çekilmezse vahim sonuçlar ortaya çıkıyor. İşte o açıklama Reina gibi bir olaya çıkıyor. Bu çok açıkça yaşam tarzına yönelik bir müdahale. Laiklik bütün hak ve özgürlüklerin temeli, yaşam hakkı demek. Bir benzerini Sivas'ta yaşamadık mı? Oradaki katliam da yaşama müdahale idi. Benzeri Reina'da tekrar karşımıza çıktı. Ne zaman laikliğe yönelik saldırılar artarsa, ne zaman inanç özgürlüğü kendi sınırlarının dışında kişilerin yaşam tarzlarına müdahale boyuta varırsa, burada birinci hedefe oturan yaşam hakkıdır. Her zaman Türkiye'de bu iklim tetikleniyor. Diyanet bunu tetikleyen değil din ve inanç özgürlüğünün, o özgürlük sınırları içerisinde tutan bir organ olmalıdır. Diyanet şu anki konumuyla bu durumu tetikleyen bir organdır. Hukuk sistemi önünde mutlaka hesabının sorulması gerekir" dedi.