Sputnik’e konuşan Suponina şu ifadeleri kullandı: “Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun söz konusu açıklamaları şunu ortaya koyuyor: Rusya ve Türkiye arasında Halep konusunda başlatılan ortak adımlar, işbirliği meyvesini veriyor. Ben İran’ın da bu sürece katılacağına inanıyorum. Bu arada Moskova’da yapılan üçlü Rusya-Türkiye-İran görüşmeleri de daha önce Suriye’de barış çözümü için başlatılan diğer çalışma ve çabalardan çok farklı. Burada sadece Suriyeli muhalifler değil, aynı zamanda da masaya oturabilecek ve Türkiye’ye bağlı bazı silahlı birliklerin de barış sürecine dahil edilmesi öngörülüyor. Kazakistan’ın başkenti Astana’da yapılacak Suriyeli görüşmeleri de önemli. Bu sürece diğer bölgesel ülkeler de katılabilir. Fakat bu barış görüşmelerinde ana sözü Suriyeli tarafların kendisi söyleyecek.”
'KENDİMİZE, TÜRKİYE VE İRAN GİBİ ORTAKLARIMIZA GÜVENMEMİZ LAZIM'
Suponina açıklamalarına şöyle devam etti: “Barack Obama yönetimindeki ABD’nin Ortadoğu’yu ne hale getirdiğini herkes iyi biliyor. Yeni Başkan Donald Trump, bu durumu ve Obama’nın hatalarını düzeltebilecek mi? Açıkçası bunu yapmak kolay olmayacak. Obama yönetimi halen bu politikalarını sonuna kadar devam ettiriyor. Bunlar da yeni ABD yönetiminin gelecekte bir şeyler yapmasına zorluklar çıkarabilir.
Öte yandan Trump’ın Ortadoğu ile ilgili hangi politikalarını sergileyeceğini şimdiden söylemek de erken. Trump ve kendi çevresindeki siyasi elitin de neler yapacağı henüz belirsiz. Evet durumun olumlu yönde gelişeceği konusunda umutlar var, ama bu umutlar büyük değil. Öncelikle kendi güçümüze ve Türkiye ve İran gibi bölgesel ortaklara güvenmemiz lazım.”