'BAŞBAKAN AÇIKLARKEN DOLARIN YÜKSELMESİ MANİPÜLASYON ÇALIŞMASIDIR'
Ekonomik paketin çok detaylı ve kapsamlı olduğunu vurgulayan AK Parti Gaziantep Milletvekili Koçer, "Bizim sahada yaşadığımız, işadamlarımızdan, sanayicilerimizden alarak hükümet yetkililerine getirdiğimiz bir çok sorunun burada tedbir olarak giderildiğini görüyoruz" dedi. Paketin önemli olduğunu ancak daha önemli bir şeye dikkat çekmek istediğini vurgulayan Koçer, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sayın Başbakan canlı yayına bağlandığı andan itibaren dövizde meydana gelen hareketin Türkiye Cumhuriyeti'nin almış olduğu ekonomik tedbirlere yönelik bir manipülasyon çalışması olarak görüyorum. Zaten uzun zamandır dikkat çektiğimiz konu da buydu. Düşünebiliyor musunuz, bu ülkede ekonomik tedbir alınıyor ve açıklandığı saatlerde herkesin umutla beklediği bir anda birileri dövizin buna karşı yükselmesini sağlıyor. Bunların hepsi bugüne kadar bir çok kez denendi. Bizim zaten dikkat çektiğimiz konu da bu.
'TÜRKİYE ÜZERİNDE BİR EKONOMİK MÜDAHALE YAPILIYOR'
Türkiye üzerinde bir ekonomik müdahale yapılıyor, Türkiye'nin geleceğine yönelik atacağı adımlara yönelik sürekli bir girişim var. Özellikle bu girişimi bir kez daha görmüş olduk. Ekonomik tedbir açıklanıyor, çok önemli bir an ve o anda birileri dövizle oynamaya başlıyor. Bu bir oyun ve asla başaramayacaklar. " Başbakan Yıldırım'ın ekonomik paketi açıklamaya başladığı saatlerde doların 3.40'lardan 3.45'ler seviyesine doğru tırmandığını, daha sonra da geri indiğini kaydeden Koçer, "Ama önemli olan şu. O dakikalarda aşağı inmesi gereken bir atmosfer ve bir psikolojik ortam varken, ortada hiçbir neden yokken dövizdeki bu yükselişi başka bir şeyle izah edemeyiz" dedi.
AK Partili Koçer, EKK'nın Başbakan Yıldırım'ın başkanlığında önemli bir ekonomik pakete imza attığını belirterek, paketin içeriğiyle ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:
"İstihdam yaratma, kredilerin rahatlaması özellikle BDDK üzerinde mevcut kredilerin yeniden yapılandırılmasıyla ilgili bir kararın çıkmış olması, piyasaları rahatlatacaktır. 2017'inin Ocak-Şubat-Mart aylarındaki sigorta primlerinin yılın son ayına gönderilmesi, ötelenmesi çok önemli bir adım olmuştur. Bunun yanısıra çok büyük bir kredi garanti fonu kaynağının, 250 milyarlık bir fonun ortaya çıkarılmış olması tarihi bir adımdır. Bu kredi kefaletimizi artıracak önemli bir unsur. Bir diğer konu kurumlar vergisinde ve ihracatla ilgili Eximbank kredilerinde alınan kararlardır. Aslında çok başlık var, her başlık ayrı ayrı rahatlatacak, ayrı ayrı insanları memnun edecektir. Bu kararlar şu anda işadamlarımız, sanayicilerimiz üzerinde ekonomi çevreleri üzerinde çok büyük bir memnuniyet yaratmış durumda. Bundan sonra ortaya çıkacak bazı sorunlar da olabilir. Bunları da ilgili bakanlıklarımızla değerlendiririz, hükümetimiz bu konuda gerekli açıklamaları yapar. Önemli olan ekonomiye sahip çıkma noktasında alınan bu kararlardır. Bu kararların ben önümüzde gerek döviz gerek kredi gerekse faiz piyasasında çok pozitif bir etki yaratacağını düşünüyorum."
'DÖVİZ BOZDURMA KAMPANYASI KALICI OLMALI'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısı ile başlatılan döviz bozdurma kampanyasını da değerlendiren AK Partili Koçer, şunları söyledi:
"Türkiye'de tüm kurumlar ve vatandaşlar Türk Lirası'nı (TL) değerlendirme noktasında çok önemli, tarihi bir kampanyaya imza atıyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısı ile döviz gişelerini dolduran vatandaşlarımız, harekete geçen kurumlarımız ve kamu kuruluşlarımız TL'ye dönüş yapıyor. Bunun kalıcı olmasını temenni ediyorum. Sadece bu kampanya için değil aslında TL'ye yatırım yapmak açısından olay çok önemli. Bu kampanyanın da başarılı olduğunu görüyorum.
'15 TEMMUZ RUHU EKONOMİK KAMPAYADA DA DEVAM EDİYOR'
Bu kampanyayı manipüle etmeye çalışanlar olabilir. Ancak burada şunu görüyoruz ki net olarak; 15 Temmuz ruhu bugün bu ekonomik kampanyada da devam ediyor. Önemli olan bu ruhun devam etmesi. Bu ruh devam ettiği sürece ortaya çıkan sorunlarını Türkiye, bir bir kendisi halletme yoluna gidecektir. Birlik, beraberlik kavramının da devam etmiş olması çok önemli. Bugün cebinde kaç lira olursa olsun vatandaşlarımızın gelip bu kampanyaya katkıda bulunması, bu kampanyanın içerisinde olmasını ben büyük bir taktirle karşılıyorum. Cumhurbaşkanımızın bu çağrısıyla önümüzdeki günlerde bu kampanya devam edecektir."
'DÖVİZLE YAPILAN SÖZLEŞMELERDE DE TL'YE DÖNÜLECEK'
Devletin dövizle yapmış olduğu sözleşmelerin TL'ye dönüşü ile ilgili de bir çalışmanın başlatılmış olduğunu vurgulayan AK Partili Koçer, "Zaten bundan sonra yapılacak her türlü sözleşmeler de bugünden itibaren TL dikkate alınacaktır. Esasen olması gereken de budur. Türkiye'de kendi paramızın değerlenmesi açısından böyle olmasında da fayda var" dedi.
Hükümetin gündeminde ayrıca başta Türkiye ve Rusya'nın ticarette TL ve ruble kullanmasına ilişkin çalışma da var. AK Partili Nejat Koçer, bu kararın da Türk ekonomisine olumlu etki yapacağı görüşünde. Bu kararın hayata geçirilebileceğini belirten Koçer, "Bu olabilir, ne kadar olursa olsun az da olsa olmasında fayda var. Rusya'nın TL'yi, Türkiye'nin de rubleyi kullanması doğrudur. Bu yüzde kaç olur onu zaman gösterir. Ama bunun kullanılmasında ekonomik açıdan fayda var. İki ülke, Rusya ve Türkiye, dış ticaretlerinde kendisine ait olmayan bir parayı kullanıyor sonuç itibariyle. Niye kendi parasını kullanmasın. Son derece mantıklı bir şey, bir yerden de başlamak lazım bu ilişkilere. Yani dünyada dolar ve euronun etkisi ve baskısı altında kalmaktansa yerel paraların değerlendirilmesi noktasında da bu çalışmaların desteklenmesi gerekiyor" diye konuştu.
'TÜRKİYE BİR KRİZDE DEĞİL, KRİZİ OLUŞTURACAK HİÇBİR YOK'
AK Partili Nejat Koçer, Türkiye'de ekonomik kriz olduğuna ilişkin değerlendirmelere de itiraz etti. "Türkiye bir krizde değil, ben asla kabul etmiyorum" diyen Koçer, Türkiye'nin hiçbir rakamı ve hiç bir verisiyle krizde olmadığını söyledi. Koçer, şunları ifade etti:
"Krizi oluşturacak hiçbir veri sunulamaz. Daha önce pek çok krizi yaşamış bir insan olarak söylüyorum Türkiye'de yapısal bir sorun yoktur, rakamsal olarak dünyanın yaşamış olduğu şeyleri yaşıyor sonuç itibariyle. Paris'te, Brüksel'de, Münih'te ne yaşanıyorsa onları yaşıyor. Dolayısıyla bir krizden bahsetmek Türkiye için mümkün değil, ancak dünyanın gördüğü, yaşadığı bir çok sorunu Türkiye de kendi içerisinde yaşıyor.
'TÜRKİYE'NİN EKONOMİK, SİYASİ MÜDAHALELERE KARŞI BİR SIKINTISI VAR'
Ancak bundan da öte Türkiye'nin ekonomik ya da siyasi müdahalelere karşı bir sıkıntısı var. Çünkü Türkiye'ye böyle bir müdahale yapılıyor. Bununla da baş edecektir. Ben bu konuda Türkiye'nin çok güçlü olduğunu düşünüyorum. Vatandaşlarımızın çok bilinçli olduğunu düşünüyorum. Bu konuda da tıpkı 15 Temmuz'da olduğu gibi ekonomik olarak da bu sıkıntıyı aşacaktır."