Deutsche Welle’e konuşan Brüksel'deki NATO karargâhında ve Mons'taki Avrupa Müttefik Kuvvetleri Yüksek Karargâhı'nda (SHAPE) görevli eski subaylar, 15 Temmuz darbe girişimiyle bir ilgilerinin olmadığını savunarak, 'darbeye derhal karşı çıktıklarını ve Türk hükümetini sadık bir biçimde temsil etmeyi sürdürdüklerini' belirtti.
‘BEKLEMENİN İYİ OLACAĞINA KARAR VERDİK’
Belgelerde herhangi bir suçlamanın yer almadığını, sadece isim, rütbe, görev yeri bilgileri ile açığa alındıkları ya da görevden alındıkları bilgisinin bulunduğunu aktaran subaylardan biri, başlangıçta emre uymayı düşündüklerini belirterek "Ama sonra geri dönen 17 meslektaşımızın tutuklandığını öğrendik. O yüzden beklemenin daha iyi olacağına karar verdik” dedi.
Maaşlarını alamayan ve birikimlerini kullanarak ya da varlıklarını satarak geçinen subay ailelerinin tasarruf amacıyla ve hükümetin adreslerine ulaşamaması için daha küçük dairelere geçtiklerini belirtiirken; Belçika’da Ramstein Hava Üssü’nde görevli olan subayların da Almanya’ya iltica başvurusunda bulunduğu kaydedildi.
‘TÜRKİYE, NATO’NUN EN ZAYIF HALKASI’
ABD'nin NATO Daimi Temsilcisi Douglas Lute’un, NATO ve ABD'nin Türk hükümetine 'standartları dikte etmek' yerine 'güven ifade etme' kararı aldığı yönündeki ifadelerini de değerlendiren subaylardan biri, bu tür yaklaşımlar karşısında 'hem kendi hükümetleri hem de NATO tarafından satılmış hissettiklerini' söyledi. Diğer bir subay ise "Bir ittifak ancak en zayıf üyesi kadar güçlüdür" diyerek NATO'nun ikinci büyük ordusuna sahip Türkiye'nin şu an ittifakın en zayıf halkası olduğunu iddia etti.