'BEN DE BUGÜN HABERE MUTTALİ OLDUM'
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında gözaltına alınan darbecilerin görüntülerini yayınladığı için "AA'dan savunma istediğine" yönelik iddialarla ilgili "Ben de bugün habere muttali oldum. Tamamen asılsız, yalan, masa başında yapılmış, uyduruk bir haberdir. Başka ne söyleyeyim" açıklamasında bulundu.
Türkiye'nin Rusya ve İran ile tarihi, siyasi ve ekonomik ilişkileri bulunduğunu söyleyen Kurtulmuş, Rusya ile Türkiye arasındaki bir sonraki aşamanın Suriye konusunda yakınlaşma olacağını ifade etti.
Türkiye ile Ortadoğu'nun geleceğinden ve bölgede ortak bir tarihi ve aynı kaderi paylaşan ülkeler arasındaki sorunların azalacağından umutlu olduğunu dile getiren Kurtulmuş, Türkiye'nin yakın zamanda karşı karşıya kaldığı başarısız darbe girişimine işaret ederek, demokrasinin ileriye taşınması, ekonominin büyümesi ve hayatın her alanında olumlu gelişmeler yaşanması konusunda iyimser olduğunu ifade etti.
Musul operasyonunun Türkiye'nin ve bütün dünyanın gündemine oturmuş vaziyette olduğunu belirten Kurtulmuş, Türkiye'nin Musul'daki pozisyonunu başından beri çok net bir şekilde ortaya koyduğunu ve bunu da ilgili bütün ülkelerle paylaştığını söyledi. Kurtulmuş, "Operasyonda, şimdiye kadar Türkiye'nin genel çerçevesini rahatsız edecek bir gelişme olmadı. Ümit ederiz ki aynı şekilde devam eder. Musul bir an evvel DEAŞ'tan kurtarılır" dedi.
'MUSUL'DA NASIL BİR YÖNETİM KURULACAĞI EN AZ OPERASYON KADAR ÖNEMLİ'
Kurtulmuş, bu çerçevede Musul'un sadece IŞİD'den kurtarılması değil, bundan sonra Musul'da nasıl bir yönetimin oluşturulacağının da en az Musul operasyonu kadar önemli olduğuna işaret ederek, şöyle konuştu:
"Musul'un demokratik yapısının değiştirilmesi bölge barışına asla katkıda bulunmaz. Bunun için operasyonun düzgün yapılması, operasyonda ana unsur olarak Musul halkının oluşturmuş olduğu direniş unsurlarının kullanılmasının esas olduğu fikri üzerinde başından beri duruyoruz. Bu anlamda da diyelim ki DEAŞ'tan orayı temizleyeceğiz, ama arkasından mesela Haşdi Şabi gibi, PYD veya başka bir örgütü oraya getirip yerleştirirsek bunun hiçbir şekilde Irak'ın geleceğine, bölge barışına katkısı olmaz."
'MUSUL'UN STATÜSÜNÜN KORUNMASI TÜRKİYE'NİN ÖNCELİĞİ'
"Türkiye, Musul'un Ortadoğu'nun bundan sonraki dengeleri bakımından kilit şehirlerden biri olduğunun farkındadır" ifadesini kullanan Kurtulmuş, Musul'un statüsünün korunmasının Türkiye'nin önceliği olduğunu bildirdi. Musul'un Musulluların olduğunun altını çizen Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, o yapının mutlak suretle korunması gerektiğini vurguladı.
Türkiye'nin Musul ile bu kadar yakından ilgilenmesinin temel meselelerinden birinin de göç riski olduğunu dile getiren Kurtulmuş, bölgede çıkabilecek olumsuz bir durumda yüz binlerce göçmenin Türkiye'ye geleceğine dikkati çekti.
'TÜRKİYE, MUSUL VE ETRAFINDA OLUŞABİLECEK OLUMSUZ BİR TABLOYA SEYİRCİ KALMAYACAK'
Musul operasyonun 4. gününe yaklaştığına işaret eden Kurtulmuş, "Şimdiye kadar Türkiye'nin genel çerçevesini rahatsız edecek bir gelişme olmadı. Ümit ederiz ki aynı şekilde devam eder. Musul bir an evvel DEAŞ'tan kurtarılır ve ardından Musul'un Musul halkı tarafından yönetilmesini sağlayacak bir sistem orada kurulabilir. Şimdilik istediğimiz gibi gidiyor, ama her türlü kötü senaryoya karşı hazır olduğumuzu da bir kere daha söylemek isterim" açıklamasında bulundu.
Numan Kurtulmuş, Türkiye'nin Musul ve etrafında oluşabilecek olumsuz bir tabloya asla seyirci kalmayacağını vurgulayarak, "Bununla ilgili bütün hazırlıklarımız tamamdır, bu hazırlıkları titizlikle sürdürmeye devam ediyoruz. İnşallah bu hazırlıklarımızı devreye sokma durumuyla karşı karşıya kalmayız" diye konuştu.
Türkiye'nin Başika'ya 2 yıldır gerekli desteği sağladığını da kaydeden Kurtulmuş, Türkiye'nin oradaki varlığının hiçbir şekilde işgal için olmadığını belirtti.
Söz konusu Türk askerlerinin Musul'un güvenliği için bölgede bulunduğunu dile getiren Kurtulmuş, "Farklı etnik yapılara sahip tarihi bir kent olan Musul'da dengenin değişmesiyle tüm bölgenin dengesi değişir. Kentin demografik yapısının değişmemesi için herkesin çaba sarf etmesi gerekir" dedi.
'KÖRFEZ ÜLKELERİNİN SESLERİNİ YÜKSELTEREK TÜRKİYE'YE DESTEK ÇIKMALARI ÇAĞRISINDA BULUNUYORUM'
Irak hükümetine hitaben, "Musul'u tek bir kurşun sıkmadan 2 yıl önce neden terör örgütü DEAŞ'e teslim ettiniz?" diyen Kurtulmuş, "Musul'da bir mezhep savaşı başlarsa tüm bölgeyi etkisi altına alır. Musul operasyonunun mezhep savaşına dönüşmeden çözüme kavuşturulması için Körfez ülkelerinin seslerini yükselterek Türkiye'ye destek çıkmaları çağrısında bulunuyorum" ifadelerini kullandı.
'TÜRKİYE, SURİYE'NİN BİRLİĞİNDEN YANADIR'
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, Suriye'deki duruma ilişkin ise şunları kaydetti:
"Türkiye'nin kırmızı çizgileri vardır. Bunlar da Suriye ile olan güney sınırımızı DEAŞ ve diğer terör örgütlerinden temizlemektir. Türkiye, PYD'nin Suriye'nin sınırımızdaki herhangi bir bölgeyi yönetmesine izin vermeyecek. Suriye'nin kuzeyinde Türk güçleri tarafından sürdürülen operasyonun çapı, 90 kilometre genişliğinde ve 65 ila 68 kilometre derinliktedir. Türkiye, Suriyeli 3 milyon mültecinin evlerine geri dönmesini değil, sadece kuzey bölgelerinden gelenlerin dönüşünü sağlamayı hedefliyor. Türkiye, Suriye'nin birliğinden yanadır."
IŞİD'in Suriye ve Irak için en büyük tehlike olduğuna işaret eden Kurtulmuş, PYD ve YPG'nin de Suriye'de etnik temizlik yaptığını söyledi.