‘İKTİDARIN BİZE SERT TUTUMUNU ANLAYIŞLA KARŞILIYOR, NORMAL BULUYORUZ'
O tarihten beri arkadaşlarının sorgulanmadan tutulmasını, ‘yasadışı ve hukuksuzluk' olarak değerlendiren Demirtaş, "İktidarın bize sert tutumunu anlayışla karşılıyor, normal buluyoruz. Ama, bu işe yargının dahil edilmesini ve yargının partimize düşman hukukunu uygulamasını kabul etmiyoruz. Sayın Diyarbakır Valisi, Cumhuriyet Başsavcısı, Emniyet Müdürü'ne çağrı yapıyorum buradan, yaptığınız işlem hukuka aykırı, siyasete müdahaledir. Hukuk devleti olmanın gerekleri var. Sizden bunu bekliyoruz. Gözaltı yapan emniyet yetkilileri, bazı savcılar, bu gözaltı operasyonun, toplu yakalama operasyonun bir misilleme olduğunu açıkça ifade etmiş olmaları da açıkça vahim bir durumdur. Dicle ilçemizde AKP ilçe başkanı siyasi bir cinayetle katledilmesinin hemen ardından, HDP ve DBP'nin il ve ilçe başkanlarının, 'misilleme yapıyoruz sizi öldürmüyoruz ama sizi tutuklayacağız' diye gözaltına alınmaları bir hukuk devletine, evrensel hukuk çerçevesinde işleyen bir demokrasiye kesinlikle aykırıdır" dedi.
Türkiye'nin barış, huzur ve güvene ihtiyacı olduğu bir dönemde, arkadaşlarının gözaltına alınmasının gerilimi tırmandıracağını savunan Demirtaş, "En rahatsız edici söz bile şiddetten iyidir diyorsak, siyaset yapan arkadaşlarımıza karşı bu politikaya son vermenizi bekliyoruz. Avukat arkadaşlarımız şu ana kadar gözaltı kararlarına 3 defa itirazı etti ama reddedildi. Bugün veya yarın Anayasa Mahkemesi'ne götürecekler. Gözaltına alınanların artık derhal serbest bırakılması, ya da savcılığa çıkarılması için Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru yapılacak" dedi.
‘DÜNYA SAVAŞINA GİDECEK YOLUN TAŞLARINI DÖŞEMEKTEN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİL'
Daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan Demirtaş, "Türkiye ısrarla neden Musul operasyonuna katılmak istiyor?" sorusunu, "Cumhurbaşkanı net bir şekilde açıklıyor. 'Misakı Milli'ye bakarsanız anlarsınız' diyor. Yani Musul'u ve Kerkük'ü Türkiye sınırlarına katmak. Misakı Milli'nin, en azından sınırlar bölümü budur. Eğer Cumhurbaşkanı'nın niyeti buysa, Musul'u ve Kerkük'ü başta olmak üzere Güney Kürdistan'ı, hatta Rojava Kürt Bölgesi'ni, Türkiye'nin resmi sınırları içerisine katma gibi bir emperyal amaç varsa, bu bölgede yeni savaşların, dünya savaşına gidecek yolun taşlarını döşemekten başka bir şey değil. Eğer Türkiye'nin Musul ile ilgili müdahalesi olacaksa ki, olmalı, o da Musul'da bir an önce huzurun sağlanması, Musul'a demografik müdahalenin önlenmesi. Musul'dan göç etmek zorunda kalmış, IŞİD saldırısı ya da Saddam döneminde Saddam'ın müdahalesiyle göç etmek zorunda kalan gerçek Musul halkının Musul'a dönmesini sağlamak olmalı. Türkiye'nin görevi, işi bu olmalı. Bölgede huzur, istikrar için çalışmalı" diye yanıtladı.
‘ANKARA AKLINI YİTİRMİŞ DURUMDA'
‘BİR DİKTATÖR NE YAPIYORSA ONU YAPIYOR'
Savcılara sürekli HDP vekillerini tutuklanması talimatları verildiğini bunun kolay olmadığını da söyleyen Demirtaş, başkanlık konusunda ise şöyle konuştu:
"Biz hep şunu söyledik. Modelin ismi önemli değil. Demokrasi olacak mı olmayacak mı? Fiili başkanlık dedikleri günden bu yana, yani beyefendinin cumhurbaşkanı seçildiği günden bu yana, bir diktatör ne yapıyorsa onu yapıyor. Eğer bunun adına başkanlık diyorlarsa, kusura bakmasınlar ismini başkanlık koydu diye biz değiştirecek değiliz ve her türlü dikta önergesine partimizi hayır oyu verecektir."