Laholm polisinin, ‘nefret söylemi’nde bulunduğu iddiasıyla hakkında inceleme başlattığı Suriye kökenli gençle ilgili kararını açıklayan savcı, “Basitçe anlatmam gerekirse, bir kişi herkese karşı nefretini dile getirebilir, ancak bunu belli bir etnik gruba yönelik yapamaz” dedi. Nazilerin kullandığı gamalı haç sembolünün Yahudillere yönelik bir nefret simgesi haline geldiğini ifade eden Sjövall, aynı durumun IŞİD bayrağı için ise geçerli olmadığını kaydetti.
İsveç yasalarına göre, bir kişinin nefret söyleminde bulunma suçundan yargılanması için ırk, renk, ulus, etnik köken, dini inanış ya da cinsel yönelimle bağlantılı olarak bir gruba yönelik tahrik edici, hedef gösterici ya da tehdit edici ifadeler kullanması gerekiyor.
Suriyeli genç, haziran ayında gözaltına alınmış ve ifadesinde IŞİD’i desteklemediğini savunmuştu. Hallandsposten gazetesine konuşan avukatı Björn Nilsson da, bayrağın IŞİD’e ait olmadığını, Müslümanların yüzyıllardır kullandığı bayrağın terör örgütü tarafından yanlış tanıtıldığını söylemişti.