Musul'un IŞİD'den kurtarılmasına yönelik beklenen operasyon başlarken hem Musul'un geleceği hem de Türkiye'nin izlediği politika yeniden tartışılıyor. Musul eski Başkonsolosu CHP'li Öztürk Yılmaz'a göre, Türkiye, Musul konusunda devrede değil.
Türkiye'nin Bağdat'a bir heyet göndermesini ‘geç ama olumlu bir adım' olarak değerlendiren Yılmaz, Türkiye'nin bir şekilde masada olabilecek bir pozisyon elde etmesi gerektiğini söyledi. Musul'un geleceği konusunda üç ayrı planın olduğunu kaydeden Yılmaz'a göre bunların hangisinin gerçekleşeceğini ise gelişmeler gösterecek.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz, Sputnik'e yaptığı değerlendirmede, Musul operasyonunun başlaması ile bir şeyin ortaya çıktığını, Türkiye'nin tüm söylenenlere rağmen devrede olmadığını, zaten olmadığını da bildiğini söyledi.
'BAĞDAT'A HEYET GÖNDERİLMESİ GEÇ AMA OLUMLU BİR ADIM'
Türkiye'den son günlerdeki anlaşmazlık konularını görüşmek için Bağdat'a bir heyet gideceğine ilişkin haberleri anımsatan Yılmaz, bu kararın olumlu ancak çok geç kalınmış bir adım olduğunu, bunun daha önce yapılması gerektiğini belirtti. "Çok geç ama olumlu bir adım olarak görmek lazım bunu" diyen CHP'li Öztürk Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:
'IŞİD TEMİZLENDİKTEN SONRA BU ALANLAR ÇOK YOĞUN TARTIŞILACAK'
IŞİD'in çekildiği alanları şu anda peşmergenin kontrol ettiğini ifade eden CHP'li Yılmaz, bunun farklı siyasi yansımaları olacağını belirtti. Yılmaz, "Çünkü bu alanların Bölgesel Kürt Yönetimi tarafından tutulmasına Bağdat yönetimi şu ana kadar ses çıkarmamış olabilir, IŞİD belası nedeniyle. Ama IŞİD temizlendikten sonra bu alanlar çok yoğun tartışılacak. Çünkü Bölgesel Kürt Yönetimi mevcut sınırlarını yüzde 40 genişletti bu IŞİD belasıyla birlikte. Bunlar tartışılacak. Irak'ın geleceği, Musul'un geleceği tartışılacak" deyi konuştu.
'KÜRTLERİN BİR PLANI VAR, MUSUL'U BÖLGESEL KÜRT YÖNETİMİNE KATMAK'
Musul'un geleceği konusunda üç ayrı planın olduğunu kaydeden CHP'li Öztürk Yılmaz, "Bir merkezi hükümeti Musul'u kurtarıp bir vilayet yapmak istiyor tekrar. İki, Sünniler rahatsız, Musul'u merkezi bir Sünni bölgesi oluşturmak istiyorlar. Üçüncüsü de, Kürtlerin bir planı var. Musul'u bölgesel Kürt yönetimine katmak. Bu üç senaryonun hangisinin vücut bulacağını gelişmeler gösterecektir" dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz'a göre Türkiye'nin Musul operasyonunun dışında bırakılmasının en önem sebeplerinden bir tanesi çok uzunca bir süre yalnız başına hareket etme güdüsünden kaynaklandı. Türkiye'nin Irak merkezi hükümetini ‘zayıf, oralarda egemenliği yok, kontrol edemiyor' diyerek pek önemsemediğini kaydeden Yılmaz, "Ama şunu gözardı etti. Önemsiz olabilir IŞİD'den dolayı ama istediği zaman Türkiye'nin meşruiyetini uluslararası alanda sorgulatıp Türkiye'ye zarar verebiliyor. Bunu göz ardı etti. Umuyoruz ki, operasyonun bu aşamasından sonra Türkiye bir şekilde devrede olur, haklarını koruyacak, bölgedeki gelişmelerden duyduğu kaygılarını gidecek ve masada olabilecek bir pozisyon elde edebilir" diye konuştu.
'TÜRKİYE MEZHEPÇİLİK TARTIŞMASININ BİR PARÇASI OLMAMALI'
Peki Türkiye masada olacak bir pozisyonu nasıl elde edebilir? CHP'li Öztürk bu soruyu yanıtlarken Türkiye'nin daha yapıcı ve mezhepçilikten uzak bir siyaset izlemesi gerektiğini vurguladı. "Sadece Sünnilere değil başka etnik ve mezhebi yapılara da hitap edebilir. O da onun meşruiyetini güçlendirir" diyen Yılmaz, Türkiye'nin mezhepçilik tartışmasının bir parçası olmaması gerektiğini ifade etti.
Tekrar mantığa, rasyonaliteye, bölgenin dengelerine ve Irak içi dengelere dönülüp yeniden bir yapılanma ve siyaset oluşturmak gerektiğini kaydeden Yılmaz, "Bunun Türkiye için zor olduğunu düşünmüyorum. Gücümüz, bölgedeki etkinliğimiz tartışılmaz ama bunu araziye yansıtacak bir üslup, lisan ve buna uygun bir stratejiyi devreye sokmak gerekir ki kazanalım" dedi.