‘ESKİDEN BUNU BU KADAR AÇIK DUYMAZDIK'
Şimdilerde Türkiye'nin AB'ye üye olamayacağı yönündeki değerlendirmelerin ön plana çıktığını kaydeden Yılmaz, "Eskiden bunu bu kadar açık duymazdık. Şimdi daha net ifadelerle, en azından kendi görüşleri olarak belirtmek istiyorlar. Bu dikkatimizi çekti" şeklinde konuştu. Yılmaz, bunda sadece Türkiye'deki gelişmelerin değil aynı zamanda AB'deki gelişmelerin de etkili olduğunu söyledi.
‘TÜRKİYE İÇE GÖMÜLEN BİR ÜLKE GÖRÜNÜMÜNDE ARTIK'
Yaptığı görüşmelerde OHAL kapsamında çıkarılan kanun hükmünde kararnamelerin, kamudaki ihraçların, yargı yolunun kapalı olduğu yönündeki iddiaların gündeme getirildiğini kaydeden Yılmaz, "Türkiye içe gömülen bir ülke görünümünde artık. Hükümete ilişkin ciddi kuşkular ve eleştiriler duyduk. Bir noktada Türkiye'nin uluslararası imajı ile ilgili bir olumsuz hava oluşmuş" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin Rusya ile gerçekleştirmeyi planladığı milyar dolarlık projelerin yeniden ‘eksen kayması' yaşadığı yönünde soru işaretleri uyandırdığını kaydeden Yılmaz, görüşmelerde İsrail'le normalleşme konusunun ise hiç gündeme getirilmediğini aktardı.
Türkiye'nin ABD ile sorunlar yaşamasının AB'yi, "Tek benimle sorun yaşamıyor" şeklinde bir rahatlığa ittiğini belirten Yılmaz, çözüm sürecinin durdurulması konusunda de eleştiriler olduğunu ifade etti.
‘AÇIK AÇIK 'BİZ TÜRKİYE'YE DÜRÜST DAVRANMADIK, TÜRKİYE'Yİ KANDIRDIK' DİYORLAR'
AB ile Türkiye ilişkilerindeki siyasi atmosferi doğru tarif etmek gerektiğini vurgulayan CHP Genel Başkan Yardımcısı, "AB'de Türkiye'ye şüpheci yaklaşan kesimler, artık açık açık 'Biz Türkiye'ye dürüst davranmadık, Türkiye'yi kandırdık' diyorlar. Bu süreci yönetenlerin de bir itirafta bulunması gerekir. Bu yöneticilerin bir kısmı bizi kandırdı. Bizim de bazı gerçekleri bilmemiz lazım" diye konuştu.
‘ELEŞTİRİLEN KONULARDAKİ FASILLARIN AÇILMAMASI ANLAŞILIR DEĞİL'
9 Kasım'da yayınlanması beklenen ilerleme raporunda Türkiye'nin eleştirileceğinin bilindiğini dile getiren Yılmaz, ancak Ankara'nın eleştirildiği ‘yargı ve temel haklar ile adalet, özgürlük ve güvenlik' konularını kapsayan fasılların açılmamasının anlaşılabilir bir yanının olmadığını ifade etti.
Bu konuda Kıbrıs'ın arkasına saklanma politikasının devam ettiğini kaydeden Yılmaz, vize konusunda ise 18 Mart'ta yapılan anlaşmanın yanlış olduğunu, Türkiye'nin hakkını ve hukukunu gözetmediğini savundu. Yılmaz, vize serbestisi konusunda müktesebattan kaynaklanan bir hak olduğunu, bunun artık ötelenmemesi gerektiğini ifade ettiklerini aktardı.
‘TÜRKİYE BÜTÜN HER ŞEYİ YAPSA, GERÇEKTEN OLACAK MI?'
Türkiye'nin vize serbestisi için ortaya konulan 72 kriterden 65'ini yerine getirdiğinin belirtildiğini söyleyen Yılmaz, "Bunlarda ilerleme kaydedildikten sonra vize konusunun gerçekten sağlanıp sağlanmayacağı konusunda yaptığımız temaslardan sonra endişe duyuyoruz. Türkiye bütün her şeyi yapsa, gerçekten olacak mı? Bu konuda temkinli bir iyimserliğimiz var" ifadelerini kullandı.
Pazartesi temaslarına başlayan Yılmaz, AP ve AB Komisyonu yetkilileri ile bir araya geldi ve düşünce kuruluşlarında konuşmalar yaptı.