1999 yılında Fethullah Gülen kasetlerini yayınladıktan sonra derneğin yönetim kurulunun DGM'de PKK'ya yardımdan yargılandığını belirten Yaşer, ABD'de bulunduğu sırada derneğe baskın olduğunu ve o günden beri ABD'de olduğunu belirtti.
Yaşer, "Çok zorlu günler geçirdik, 173 ülkede terörist olarak arandım, bu ne kadar acı bir şey biliyor musun?" dedi. Yaşer'in söyleşideki açıklamalarından öne çıkan satırlar ise şöyle:
1999'da ATV Haber'in yayınladığı Gülen kasetlerini bize rahmetli Org. Kemal Yavuz getirmişti. Ona da siz mi vermiştiniz o görüntüleri?
'HER ŞEY, 2 ESKİ CEMAAT MENSUBU GENCİN BİZE YAŞADIKLARINI ANLATMASIYLA BAŞLADI'
"Evet. Her şey 1998'de iki eski cemaat mensubu gencin, bize, yaşadıklarını anlatmasıyla başladı. İsmail Özdemir ve Serhat Özkan, Vakfa gelerek Işık Evleri ve Gülen Cemaati gerçeklerini anlattılar. Bu bilgiler ışığında biz 'Hocanın Okulları' isimli kitabı hazırladık."
O sırada davalar başlamış mıydı?
"Tabii, kitap çıkınca kıyamet koptu! Bu çocukları da korkuttular, ikisi de ortadan kayboldu. Hayatta mahkeme görmemiş bizlere, 11 dava açtılar."
Nerede acaba bu çocuklar şimdi?
'O ANDAN İTİBAREN NE ACILAR ÇEKTİĞİMİ TAHMİN EDEBİLİRSİN'
"Hiç bilmiyorum. Kitap çıkınca biz Hulki Cevizoğlu'nun yayınına katıldık, bu sefer o meşhur kasetler geldi elimize. Bursa'dan bir çocuk aradı, 'Mustafa' diyorum ben ona, adını biliyorum aslında ama söylemek istemiyorum. Onun getirdiği kasetleri önce Show'a, Star'a götürdüm, hiçbiri ilgilenmedi, yayınlamadı. En nihayet Kemal Yavuz'dan rica ettim, Ali Kırca'ya ulaştık. Kasetler yayınlandı. O andan itibaren ne acılar çektiğimi tahmin edebilirsin."
'FETÖ MEDYASI SÜREKLİ BİZE SALDIRIYORDU'
Ne oldu mesela?
"Evim defalarca kurşunlandı, failler bulunamadı. Bu arada denetimler geliyor maliyeden, FETÖ medyası sürekli "ÇEV'i kapatın" diye baskı yapıyor. Biz çocuklara burs verirken soruyormuşuz, "Siz Cumhuriyet'e bağlı mısınız?" diye. Evet, çünkü biz bu parayı bunun için vakfettik. İstanbul Emniyeti'nden bana randevu aldı Sadettin Tantan, derdimizi anlatmak için. Müdür Yardımcısı Ramazan Akyürek'ti! Nereden bileyim, anlattık. Bir hafta sonra bir adam geldi Emniyet'ten "Teşkilatın tümünü Fetullahçılar ele geçirdi, size yardımcı olmak istiyorum" diye. Meğer kütüphanemize PKK broşürleri koymuş, baskın yaptılar, Yönetim Kurulumuz DGM'de PKK'ya yardımdan yargılandı."
O dönemde PKK ile FETÖ'nün bir bağlantısı var mıydı acaba?
"Zannetmiyorum, sonradan ittifak yaptılar. PKK'nın olduğu yerlerde Fetullah okullar açtı. PKK her yeri yakarken bu okullara hiçbir zarar vermedi."
Nasıl ve niye gittiniz ABD'ye?
'BÜTÜN BU OLAYLAR SONUNDA TİROİD KANSERİ OLDUM'
"Bütün bu olaylar sonunda tiroid kanseri oldum. Tedaviye başladım. Nüks ediyordu, hâlâ boğazım kötü. 2009'da tedavi için Amerika'ya gittim. Yaşar, eşim yani, beni almaya geldi, tedavi bitecek döneceğiz. 13 Nisan'da sekreter telefon etti, "Sizin evde ve vakıfta arama var" diye. Ne bir yetkili, ne bir avukat, 3 gün 3 gece didik didik etmişler her şeyi… Aramalarda, o çocukların bize anlattıkları, ses kayıtları, ifadeler, basın toplantıları, kitabın notları, her şeyi almışlar ve imha etmişler."
Hiçbiri yok yani bugün?
"Hiç. Anlaşılan bu aramaların nedeni buydu, kendileri ile ilgili suç unsurlarını ortadan kaldırmak. Bu olayları öğrendikten sonra nasıl gelip bunlara teslim olursunuz? Zaten tedavim de devam ediyordu. Çok zorlu günler geçirdik, 173 ülkede terörist olarak arandım, bu ne kadar acı bir şey biliyor musun? Interpol reddetti, 3 defa. Bir hakim Cihan Kansız, Amerika'ya bile gelmeye kalktı benim için. Interpol yine reddetti, bu siyasi bir davadır diye."
Kaç senedir Amerika'dasınız?
"6 yıl 8 ay. Her günü, her ayı sayıyorum. Bu arada kızımdan torunum oldu, onu bile göremedim. Türkiye özlemi, vatan özlemi bize öyle bir işlemiş ki, kahredici bir şey."