İncelemelerde patlayıcı düzeneğinin IŞİD'in Ankara Gar ve Suruç'taki canlı bomba saldırılarındaki düzenekle aynı olduğu ortaya çıktı. Patlayıcının etkisinin artırılması için demir bilye ve demir parçaları kullanıldığı da bildirildi. Ön otopsi raporunda, ölümlerin çoğunun, patlayıcının etkisini arttırmak için kullanılan demir bilyelerin isabet etmesinden kaynaklandığı belirlendi.
Olay yerinde parçalanmış 3 cesede ulaşılırken, birinin canlı bombaya ait olduğu belirlendi. İncelemelerde canlı bombanın çocuk olduğu tespit edildi.
Görüntüsüne ulaşılan canlı bombanın kimliğinin belirlenmesi için yüz eşleşmesinde ise henüz bir tespit yapılamadı. Kullanılan düzenek, eylem şekli ve hedef açısından yapılan değerlendirmede eylemin IŞİD tarafından yapıldığı tespitlerine yer verildi. IŞİD'in, güvenlik birimlerinin takibinde olmayan, ‘temiz kimlik' olarak nitelendirilen çocuğu kullandığı sanılıyor.
İlk incelemede, patlamanın hemen ardından araçla kaçan iki kişinin görüntüsüne ulaşıldı. Bu kişilerin eylemci çocuğu olay yerine getirdikleri, gözcülük yaptıkları, eylemin ardından kaçtıkları öne sürülüyor. Eylem talimatını ise IŞİD'in Türkiye-Suriye sınır sorumlusu Deniz Büyükçelebi'nin verdiği değerlendiriliyor.