Kılıçdaroğlu, Çanakkale'de gerçekleşen CHP il başkanları toplantısında, FETÖ'nün devlet yapılanması içine sızmadığını, aksine, yerleştirildiğini ifade ederek, 'Bunu unutmayacağız' dedi. Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satırbaşları ise şöyle:
'CAMİYE SİYASET SOKULMASI EN BÜYÜK TEHLİKELERDEN BİRİ'
Camileri bir siyasal partinin arka bahçesine dönüştürmek vatandaşı ayrıştırır. Camiye siyaset sokulması, Türkiye'nin ve demorkasinin geleceği açısından en büyük tehlikelerden biridir. Kışlaya siayset girmesin. Askeri siyasetin içine sokarsanız darbeye kapı aralarsınız. Bu ülkenin kurucu değerlerinin başında gelen Gazi Mustafa Kemal'in en büyük arzusu budur.
Adliyeye siyaset sokmayacağız. Adalet anlayışı gerçek anlamda olacak. Vicdanı ve hukukun üstünlüğü kavramına göre hakim karar verecek. Yargının görevi bir merkezden alınan talimata göre karar vermek değildir. Böyle kişi adalet dağıtamaz. 3 temel konuyu her yerde anlatacağız. Sabır ve kararlılıkla anlatacağız.
Siyasette uzlaşma kültürü bir diğer konu. Diğer partileri ziyaret edin. Biz onların siyasi görüşlerine katılmıyoruz ama onlar bizim hasmımız değil. Bu ülkede birlikteliği sağlamanın yolu farklı düşüncelere saygıdan geçer. Ortak aklı egemen kılacağız. Belirli konularda uzlaşabiliriz demektir. Uzlaşma kültürünün ne kadar değerli olduğunu anlatın. Uzlaşmada amaç bu ülkede birliği sağlamaktır. Siyasette öz eleştiriden kaçınmayacağız, geçmişi iyi analiz edeceğiz.
'TÜRKİYE BU HALE NASIL GELDİ?'
İlk düşüneceğimiz konu Türkiye bu hale nasıl geldi? Bunun özeleştirisini yapacağız. Bu özeleştiri yeter mi, yetmez. İyi analiz edeceksiniz ki aynı olaylar bir daha yaşanmasın. Kaç darbe yaşadık yine bir darbe girişimiyle karşılaştıysak geçmişi neden iyi analiz etmedik. Elin oğlu Mars'a araç gönderiyor, biz 21. yy'de darbe girişimiyle uğraşıyoruz. Düşünen herkesin geçmişi iyi tahlil etmesi gerekiyor.
'DEVLETTE LİYAKAT BİTERSE DEVLET ÇÖKER'
FETÖ tipi örgütlenmenin devletin bütün alanlarına yerleştirildiğini unutmayacağız. Sızma yok yerleştirme var bunu unutmayacağız. Şimdi devlette liyakati getireceğiz diyorlar, takip edeceğiz. Devlette liyakat biterse devlet çöker. Görev almanın yeri cemaatçilikten tarikatçılıktan değil, bilgi ve birikimden geçmelidir. Her koşulda demokrasiyi savunacağız. Darbelerden en büyük zararı çeken parti biziz. Bizim genel başkanlarımız hapse atıldı, mal varlıklarımıza el konuldu. Darbelerin bu ülke için ne büyük felaketlere yol açtığını bilen tek parti biziz. Her parti sonrası Türkiye 10 yıl geriye gitmiştir. Türkiye'nin hukuk sistemi darbe hukukundan arındırılmalı diyoruz. Ne darbe ne dikta tam demokrasiyi sonuna kadar savunacağız.
Cumhuriyetimizin kurucu değerlerine sahip çıkacağız. Cumhuriyetimizin değerlerine sahip çıkmak bir partinin tekelinde değil bütün partilerin ortak amacı olmalı. Cumhuriyetimizin kurulması sıradan değildir, kurulmasında binlerce şehidin kanı vardır. Kendi tarihimizi bize yanlış öğretiyorlar. Cumhuriyet tarihini bize yanlış anlatanların başında Kenan Evran ve arkadaşları geliyor. Atatürkçülüğü de en çok istismar edenler Kenan Evren ve arkadaşlarıdır. Atatürkçülük onların söylediği gibi değil, üretim yapmak, vatandaşları kucaklamak, herkesin inancına saygı duymak demektir.
'PARLAMENTER SİSTEMİMİZİ GÜÇLENDİRMEK ZORUNDAYIZ'
Parlementer sistemimizi güçlendirmek zorundayız. Kaldıralım bunu yeni sistem getirelim diyorlar. TBMM, Kurtuluş Savaşı'nı yöneten bir Meclis'tir. Bu Meclis ülkenin bütün sorunlarını çözmeye muktedirdir. Meclis'i güçlendirmemiz lazım. Bizim parlamenter sistemimiz yeni değil, 150 yıllık tarihi mirastır. Bir gecede çöpe atamayız. Herkes bu konuda duyarlı olmalıdır. En son sınavı da başarıyla vermiştir. 15 Temmuz gecesi milletvekli arkadaşlarıma ilk talimatım 'derhal Meclis'e gidin' oldu. Darbeye direndiler. Bu parlamentonun ne kadar önemli bir işlem yaptığını gösteriyor. Başka sisteme gerek yok. Yeter ki kutuplaştırma yapmayalım, bütün sorunlarımızı çözeriz. Parlementoda güvenlik ve istihbarat komisyonu var. Hİçbir istihbaratçı gelip bilgi vermiyor. TBMM Başkanı'na açık çağrı yapıyorum; yasanın gerekliliğini yerine getirmelisiniz. Neden gelip bilgi vermiyorlar. Bu konuda siyasetçiler samimi olmalıdır.
Bizim demokrasi anlayışımız ne kadar geniş ve engin. Bu ülkenin 79 milyon vatandaşını kucaklıyoruz. CHP demokrasinin güvencesi olmak zorunda. Bu bizim tarihi misyonumuzdur. Bedeller ödedik, bu yoldan sapmadık.
'MEDYANIN ÖZGÜRLÜĞÜNÜ SONUNA KADAR SAVUNACAĞIZ'
Medyanın özgürlüğünü sonuna kadar savunacağız. Medya 4'üncü güç olarak kabul edilir. Medya halkın gözü kulağı ve sesidir. Medya olmasaydı halk direnme hakkını kullanamayacaktı. Bu hakkın ne kadar meşru olduğunu 15 Temmuz'da gördük. Bu hakkı gündeme ilk olarak CHP'nin gündeme getirdiğini kimse unutmasın. Gazeteye kimse müdahale etmemeli. Demokrasiyi savunacaksak sonuna kadar savunacağız. Partisine adamına göre demokrasi olmaz.
Yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı. hakim vicdan ve hukukun üstünlüğüne göre karar vermeli. Yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı önemli. Yargı bağımsızlığını sağlamak hepimizin ortak görevidir.
Bir Allah'ın kulu 12 maddelik Yenikapı manifestosundan şu cümle yanlış desin değiştireceğim. Tam demokrasi istiyoruz. Eğer bir ülkede kadınlar gülerse o ülkede huzur vardır.
'GELİN YÜKSEKOVA VE CİZRE'Yİ İL YAPALIM, İL SAYIMIZ 83 OLSUN'
İki ilimizi il olmaktan çıkartıyorlar. Hakkari'yi Yüksekova'ya Şırnak'ı Cizre'ye taşıyacağız diyorlar. Bir devlet ülkenin bir kısmında güvenliği sağlayamıyorum diyemez. Bunu söylediği an bitmiş demektir. Sayın Binali Yıldırım'a bir çağrı yapıyorum, gelin Yüksekova ve Cizre'yi il yapalım il sayımız 83 olsun."