Muhammed Ali'nin cenaze törenine katılmak için ABD'ye giden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yolculuk öncesi Esenboğa Havalimanı'nda konuştu.
Muhammed Ali'nin sadece efsane bir boksör olmadığının altını çizen Erdoğan, "O aynı zamanda yumruklarını dünyadaki tüm ezilenler, mazlum halklar için sallayan bir özgürlük savaşçısıydı. Ringlerin olduğu kadar gönüllerin de şampiyonudur. Ayrıca Ali'nin 'Allah'tan zenginlik istedim, hamdolsun o bana İslam'ı verdi' diyen bir insandı. Onun son damlasına kadar hak edilmiş başarısının arkasında inanç, azim ve kararlılığının rolü büyüktür. Irkçılığa ve ayrımcılığa karşı verdiği mücadelesini her zaman hayırla yad edeceğiz. Kendisi ülkemizi de ziyaret etmişti. Türkiye Cumhurbaşkanı olarak cenazesine katılarak, hem son görevimizi yapacağız hem de gecikmiş de olsa ziyaretine muhabelede bulunmuş olacağız" dedi.
'HSYK'DAKİ ATAMALARLA UZAKTAN YAKINDAN İLGİSİ YOK'
Dokunulmazlıklarla ilgili yasayı, yasal sürenin son günün imzalamasına dönük eleştirilerle ilgili de konuşan Erdoğan şunları söyledi:
"Boş da durmuyoruz, işlerimiz var. Olayın HSYK'daki atamalarla uzaktan yakından alakası yok. Biz Meclis'ten gelen yasaları gün olur hemen imzalarız, gün olur son gün imzalarız. Bunlar siparişle olan işler değil. Süreci içinde imzalanmış mıdır, imzalanmamış mıdır? Olması gereken budur. İmzalanmıştır, ülkemiz için, milletimiz için hayırlı olsun."
'ALMANYA'YA KARŞI BAZI BAŞLIKLARI BELİRLEDİK'
Erdoğan, Alman Parlamentosu'nda alınan Ermeni kararına ilişkin yaptırımların neler olacağıyla ilgili soruya ise şöyle yanıt verdi:
"Bu tür adımlar açıklanarak yapılmaz. Dün akşam Güvenlik Zirvesi'nde bu konuyu ele aldık. Fakat bizim medyamız bazı şeyleri çok acele yakalamak, görmek ona göre de heralde kendi yol haritasını çizmek istiyor. Biz şu anda ne gibi uygulamalar yapacağız bütün bunlara yönelik hükümetimizle yaptığımız çalışmada bazı başlıkları belirledik. Bu tabi ilişkilerimiz açısında üzerinde düşünmemiz gereken konulardır. Her şeyden önce Almanya'nın attığı bu yanlış adımdan dönmesi gerekir. Eğer Almanya bu yanlış adımdan dönmeyecek olursa, atmamız gereken adımlar farklı olacaktır. Bundan sonraki süreç, bugüne dek olduğu gibi olmayacaktır. 3-3.5 milyon şu anda Türkün olduğu Almanya'da bir süreç var. Bundan sonra çok daha dikkatli bir şekilde yürüyecektir."