RS FM'de Yavuz Oğhan'ın hazırlayıp sunduğu 'bidebunudinle' programında konuşan Prof. Ahmet İnsel saldırıyı lanetleyerek, şunları söyledi:
'TETİKÇİLER YAKALANDI, EMİR VERENLER YOK'
Türkiye'nin geçmişinde benzer örneklerin varlığına işaret eden İnsel, Hrant Dink cinayetini ve 90'lı yılları hatırlattı. Tetikçilerin yakalandığını ancak arkasındaki odakların açığa çıkarılmadığını vurgulayan İnsel şöyle devam etti:
"Benzer şeyi Hrant Dink Vakası'nda görüyoruz. Bir gün önce cinayet mahallinde 6 jandarma istihbarat personelinin dolaştığını ve Ogün Samast'ı yakından izlediklerini telefon sinyallerinden çıkarabildi savcılık. Üzerinden 8 sene geçmiş durumda. Hâlâ cinayetin arkasında kim olduğu ortaya çıkmış değil. Bu kadar kasıtlı biçimde saklanan valiliklerin yıllarca soruşturma emri vermediği vakalar var karşımızda. 90'lardaki Uğur Mumcu ile başlayan Taner Kışlalı ile sonuçlanan bir dizi cinayetin de sadece tetikçileri yakalandı ama emir verenler yok. Üzerini örtmenin kasıtlı olmaması mümkün değil. Bunun nedeni bu olayların her zaman dönemin iktidarındaki bir güçle alakası olan isimler tarafından harekete geçirilmesidir. Örneğin Sedat Peker, Türkiye'de bazı insanların kanlarıyla duş yapmaktan bahsetti. Ceza soruşturması açıldı mı emin değilim. Bundan daha açık tehdit yoktur. Ama cumhurbaşkanına diktatör dediği için dava açılan insanların bir kısmı tutuklu yargılanıyor."
'BU KAOS ORTAMIDIR, BALIK BAŞTAN KOKAR'
İnsel, "2004 yılından beri Tayyip Erdoğan Türkiye'deki istikrarsızlığın bir numaralı sorumlusudur. Kendi siyasal projesi, kendini ve çevresini koruma arzusu adına yaşadığı büyük endişe Erdoğan'ı yegane değil ama bir numaralı istikrarsızlık sorunu haline getirmiştir. Bugün yaşanan başbakanlık krizi de Erdoğan'ın yarattığı bir kriz. Başkanlık rejimini dayatması ve bunu fiili olarak uygulamaya konması Anayasa'nın en önemli uygulayıcısı ve sorumlusu olması gereken kişi tarafından ihlal edilmesidir. Bu başlı başına bir kaos ortamıdır. Balık baştan kokar."