Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, Şanlıurfa'da Başbakan Ahmet Davutoğlu başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu'na verilen arada gazetecilere yaptığı açıklamada, Bakanlar Kurulu'nda ilk olarak Güneydoğu Anadolu Projesi'nin (GAP) ele alındığını, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz ve ilgili bakanların bu konuda sunum yaptığını dile getirdi.
GAP'ın toprak, su ve insan kaynaklarının entegre, sosyo ekonomik ve sürdürülebilir bir şekilde ele alındığı bölgesel bir kalkınma planı olduğunu anlatan Kurtulmuş, "GAP bizim gençlik yıllarımızdan itibaren önemli projelerden birisi olarak görülen projedir. Sadece ekonomik tarafı değil sosyal, kültürel tarafı olan bir projedir. Türkiye Cumhuriyeti tarihindeki örnek projelerden birisidir. Bu projenin aşağı yukarı son noktaya gelmiş olması Türkiye için sevindiricidir" dedi.
Kurtulmuş, "Merkez Bankası Başkanlığına Sayın Murat Çetinkaya, Bakanlar Kurulu'muzda açılan imzayla atanmıştır. İnşallah Merkez Bankası'nın, Türkiye'nin 2023 hedefleriyle uyumlu bir şekilde, Türkiye'de bütün ekonomiyi, bütün yönleriyle ele alarak kendi sorumluluklarını yerine getireceğini ve bu anlamda başarılı bir dönem geçireceğini ümit ediyoruz" ifadelerini kullandı.
İSRAİL İLE İLİŞKİLER: TÜRKİYE 3 KONUYU GÜNDEME GETİRDİ
İsrail ile anlaşma konusuna da değinen Kurtulmuş, "Türkiye baştan itibaren üç temel konuyu gündeme getirmiştir ve bu konuların arkasında durduğunu bugün itibarıyla ifade etmek isterim." dedi.
Numan Kurtulmuş, "Türkiye'nin içerisinde terörle bu kadar büyük bir mücadele verilip, bu kadar ağır fatura ödediğimiz bir dönemde Suriye'nin kuzeyinde terör örgütlerine destek anlamına gelebilecek herhangi bir siyasi gelişmeyi Türkiye'nin kabul etmesi mümkün değildir" şeklinde konuştu.
‘ALMAN MİZAHÇININ HAKARETLER SAYDIRMASI KABUL EDİLEMEZ'
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Kurtulmuş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a hakaret eden mizahçı hakkında Almanya'ya nota verilmesi ile ilgili olarak da şunları kaydetti:
"Basın özgürlüğü fikir özgürlüğü eyvallah, herkes istediği fikri söylesin, en aykırı fikri söylesin, bundan hiçbir şekilde gocunmayız. Ama hiç kimsenin hele bu ülkenin, halkın oyu ile seçilmiş olan Cumhurbaşkanına, oturduğu yerden, televizyon kanalından ağza alınmayacak, hiçbir lügatın, hiçbir vicdanın kabul etmeyeceği bir şekilde hakaretler etmesi, hakaretler saydırması kabul edilemez. Bu hiçbir şekilde de basın özgürlüğü diyerek tevil edilemez, tefsir edilemez. Dolayısıyla bu açık bir şekilde Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanına ağır bir hakarettir."
Kurtulmuş, "Türkiye olarak bu edepsiz adamın Alman yasaları çerçevesinde derhal bir cumhurbaşkanına hakaretten yargılanmasını tabii ki isteriz. Bunu söylerken de asla bir siyasi baskı koyuyor değiliz. Bunu söylerken de Türkiye'de halkın oyu ile seçilmiş olan bir cumhurbaşkanına yapılan hakareti, millet olarak kabul etmediğimizi, ülke olarak kabul etmediğimizi, ülkeyi yöneten hükümet olarak kabul etmediğimizi açıkça ifade etmek istiyoruz. Dolayısıyla, evet bu kişi ağır bir insanlık suçu işlemiştir. Gerçekten edepsizliğin bütün sınırlarını aşmıştır. Buna Almanların da gerekli hassasiyetle eğileceklerini ümit ediyoruz" dedi.