Erdoğan, "İstanbul, Ankara, İzmir gibi nüfusu hızla artan şehirlerimizin çevrelerini saran imarsız yapılar, adeta bulduğu her boşlukta yayılan imarsız yapılar, dönemin plansızlığının, projesizliğinin, vizyonsuzluğunun bir ürünü olmuştur. Kimsenin bu imarsız yapıları yapan zor şartlarda hayata tutunma mücadelesi veren insanları takdir edersiniz ki suçlamaya hakkı yoktur. Sorgulanması gereken, bu insanları sağlıklı konut hakkından mahrum bırakan, bunun için üzerlerine düşenleri yapmayan dönemin yöneticileridir. Bakınız ben İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçildiğimde, şehrin neredeyse 4'te 3'ü imar tekniği anlamında kaçaktı. Çıktığım televizyon programlarında İstanbul'un gerçeklerini tek tek anlattım. Tabii kendi sırça köşklerinde milletin ne durumda yaşadığından, hangi sıkıntılarla mücadele ettiğinden bir haber olanlar için bunlar alışıldık ifadeler değildi" dedi.
Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da hendeklerin kapatıldığı ilçelerde imar çalışmalarının başladığını söyleyen Erdoğan, "Dokunulmazlıkların kaldırılmasını gündeme getiriyoruz. Ve şimdi dokunulmazlıkların kaldırılması deyince yani milletvekillerine dokunulmazlık kalksın gibi bir şey anlıyorlar. İşin aslı bu değil. Kimin fezlekesi varsa o fezlekeyle ilgili sürecin hemen yargıya taşınması anlamındadır. Suçun varsa yargılanacaksın kardeşim. Ben senin milletvekilliğinin bitmesini nasıl beklerim ya. Bu kadar olaylar olacak, sen terör örgütüne silah taşıyacaksın arabanla, tabutlarla silah taşıyacaksın… Hani 'Kalksın diyordun' da şimdi ne oldu. Niye geri vitese taktın. Ana muhalefet bakıyorsun şu anda ipe un seriyor. Diğerleri ipe un seriyor. Niye seriyorsunuz? Bakın 550 fezleke var. Herhalde burası parlamento, fezlekeleri takip bürosu değil. Bir an önce bu işin halledilmesi gerekiyor. Bu iş halledildikten sonra da suçlu olan bedelini öder. Ve burada siyaset bana göre bu fezlekelerin önünde bariyer oluşturmamalıdır. Bu işin önü açılmalıdır" ifadelerini kullandı.