RS FM'de Yavuz Oğhan'dan ‘bi de bunu dinle' programına katılan gazeteci Soli Özel, Nükleer Güvenlik Zirvesi'nin ardından değerlendirmelerde bulundu.
Özel, "Bu seyahatte stratejik ya da model ortalıktan bahseden bir yetkili görmedik. Brookings'te yaşananlar ile Obama görüşmesinin yanı sıra asıl mesele PYD üzerinden yürüyordu. ABD bu konuda istediğini aldı" dedi. Özel, PYD konusunda Türkiye'nin manevra alanı kalmadığını da söyledi.
Nükleer Güvenlik Zirvesi'nde yaşanan koruma skandalının Türkiye'nin itibarını zedelediği pek çok kesimin dilinde. Zirve ile birlikte ABD Başkanı Obama ile Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın görüşüp görüşmeyeceği de tartışma konusu olmuştu.
'TÜRKİYE'NİN MANEVRA ALANI KALMADI'
"Başından beri mesele görüştü-görüşmedi meselesi değil, ne görüşüldüğü meselesiydi. ABD ile Türkiye arasındaki temel mesele PYD'dir. Türkiye'nin ABD'yi PYD'den vazgeçmeye ikna etmesi mümkün değil. Zaten bunun işaretini Çavuşoğlu da ‘PYD yüzünden ABD'ye küsecek değiliz' diyerek verdi. Sonuç olarak Obama, Türkiye'yi belli kıvama getirdi ve PYD konusunda istediğini aldı. Bunun karşılığında Türkiye de sınırın biraz güneyine müdahale hakkını elde edecek. Önümüzdeki günlerde göreceğiz."
Türkiye'nin PYD konusunda manevra alanını kalmadığını söylen Özel, IŞİD konusunda da uyarıda bulundu:
"Türkiye'nin IŞİD konusunda daha ciddi olması gerekiyor. 3 akademisyen tutuklandığı gün 110 IŞİD'li serbest bırakıldı. Bunu yaptığınızda dünyaya belirli konularda ciddi olduğunuzu anlatamazsınız. Kendi haklılığınızın da onlar tarafından duyulmasını sağlayamazsınız."
'STRATEJİK VE MODEL ORTAKLIK TERİMLERİ KULLANILMADI'
Özel, Obama- Erdoğan görüşmesi ve iki ülke ilişkilerine yönelik de şöyle konuştu:
"İç siyaset açısından bu randevu önemliydi. Obama kameralar önünde kendisinden bekleneni söyledi. Erdoğan da bundan ne kadar rencide olduğunu ifade ederek o da kendince mesajını verdi. Fakat derdiniz Rakka'da IŞİD'in yok edilmesi ise ya da Musul'da önümüzdeki aylarda harekete geçmeyi düşünüyorsanız, PYD meselesi de bir düğüm ise bütün bunlar işin makyajı. ABD ziyaretinde Washington tarafından artık ne stratejik, ne de model ortalık gibi terimler kullanmadı."
