‘IŞİD HİÇBİR ZAMAN TÜRK MEVZİLERİNE SALDIRMADI'
IŞİD'in bugüne kadar Türkiye'ye karşı hiçbir eylemde bulunmadığına dikkat çeken Irmak, şöyle konuştu:
"IŞİD, hiçbir zaman Türk askerlerin mevzilerine saldırmadı. Türk kentlerinde meydana gelen saldırıların sorumluluğunu üstlenmedi. Diyarbakır, Suruç ve Ankara'da olmak üzere 3 büyük saldırı oldu. Tüm saldırılarda Kürtler ve Kürtleri destekleyen muhalifler zarar gördü.
Tel Abyad'da, Kürtler IŞİD'i geri çekilmeye zorlayınca Türkiye müdahale etti. Türk uçaklar, resmi olarak IŞİD kontrolündeki toprakları bombaladı, Türkiye'nin IŞİD'e karşı mücadele ettiğini göstermek için iki vuruş yaptı. Ancak aynı zamanda Kandil'e 65 hava saldırısı düzenledi. Kürtlerin birleşmesi, Türkiye'nin Orta Doğu'daki İslamcı Sünni politikasına engel oluyor."
‘TÜRKİYE, IŞİD İÇİN ÖNEMLİ BİR TEDARİK KANALI'
‘IŞİD PETROLÜ TÜRKİYE ÜZERİNDEN SATILIYOR'
IŞİD ile Türk iktidar temsilcileri arasında ekonomik ilişkilerin bulunduğunu da dile getiren Irmak, ifadelerine şöyle devam etti:
"IŞİD petrolü Türkiye üzerinden satılıyor. IŞİD'in tüm dış ilişkileri Türkiye üzerinden yürütülüyor. Ve bu sadece petrol değil. Tüm kaçakçılık Türkiye'den geçiyor.
IŞİD'i terk etmek isteyen siviller de militanlara para verip Türkiye üzerinden gidiyorlar. IŞİD, Türkiye üzerinden esir Ezidi ve Süryani kadınları satıyor. Gaziantep'te biz, feminist kadınlar, esir kadınların bulunduğu kampı tespit ettik. IŞİD'in esir aldığı kadınlar buradan Türkiye'nin çeşitli şehirlerine satılıyor. Elbette devlet tüm bunları çok iyi biliyor. Hatta tüm bunlar polisin kontrolü ve himayesinde yapılıyor."
‘KÜRTLERİN GÜÇLENMESİ, ERDOĞAN'I TEDİRGİN EDİYOR'
TDK Eş Başkanı ayrıca Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Kürtlerle gerilimi yükseltmesinin nedenleriyle ilgili olarak şunları söyledi:
İkinci neden, ülke içi politikayla ilgili. Erdoğan, Kürt sorununu çözme sözünü vererek ve Kürtlerin oylarını kullanarak başkanlık sistemini getirmek istiyordu. AKP, 13 yıldır iktidarda. Tüm bu dönem boyunca Kürtlere sorunlarını çözme sözünü vererek onlardan oy alıyordu. Ancak 7 Haziran'dan sonra her şey birden değişti. AKP, Kürtlere karşı saldırıya geçti. 7 Haziran seçimlerinin ardından AKP hükümeti kuramadı ve siyasi sistemi değiştiremedi."
‘ULUSLARARASI TOPLUM YAŞANANLARA KAYITSIZ KALIYOR'
"Maalesef, uluslararası toplum bu olaylara kayıtsız kalıyor. Türkiye, Ortadoğulu mültecileri Avrupa'ya karşı silah olarak kullanarak, şantaj ederek Avrupa'yı esir aldı. ABD de susuyor, çünkü Türkiye'yle ortak çıkarları var. Örneğin ABD, İncirlik üssünü kullanmaya devam etmek istiyor. Bu yüzden susuyor. Türk ordusu ise cezasız kaldığı için daha fazla küstahlaşıyor."
‘ÇOCUKLAR, KADINLAR, İHTİYARLAR ÖLÜYOR'
Güneydoğu'daki durumu "çok sert" olarak nitelendiren Irmak, şu ifadeleri kullandı:
"Tanklar, şehirlerin merkezlerine girdi. Ağır toplardan ateş açılıyor. İnsan hakları acımasız bir şekilde ihlal ediliyor. Evler, apartmanlar yok ediliyor. Ölenlerin cesetleri günlerce sokaklarda yatıyor. Ordu, cesetleri almaya bile izin vermiyor. Çocuklar, kadınlar, ihtiyarlar ölüyor. Sokaktan geçen masumlar ölüyor. Daha önce böyle bir şey görülmedi. Ancak Kürtlerin direnişi de değişti. Eskiden partizanlar şehir merkezinde değil dağlarda savaşıyordu. Şimdi savaş şehirlerin merkezinde yapılıyor."