Tartışmalar, özellikle PYD’nin Suriye muhalefeti içine alınıp alınamayacağı üzerinde odaklanıyor. Birtakım güçler, bu hafta Cenevre’de toplanacak olan müzakereciler arasında PYD temsilcilerinin yer almasını istemiyor.
Peki böyle bir tutum, Cenevre barış görüşmelerinin perspektifleri açısından ne kadar sağlıklı? PYD katılmazsa Cenevre’deki görüşmelerde Suriyeli Kürtleri kim temsil edecek? Suriye muhalefeti, Suriyeli Kürtler olmadan tam sayılabilir mi?
Konuyla ilgili Sputnik'e konuşan HDP’nin Dış İlişkilerden Sorumlu Eş Başkan Yardımcısı Van Milletvekili Nazmi Gür şu değerlendirmelerde bulundu.
Bu tutum tümüyle ırkçı, ayırımcı ve Kürtlere karşı düşmanca bir tutum. Bu tutumu sürdürenlerin kimler olduğunu biz çok iyi biliyoruz. Bu tutumu sürdürenler, Suriye’yi iç savaşa sürükleyen güçlerdir, Suriye’de iç savaşın derinleşmesini sağlayan güçlerdir. İlk kez beş yıl sonra Rusya’nın çok büyük çabasıyla Cenevre’de “Cenevre-3” konferansı bir umut ışığı olarak ortaya çıktı. Ama maalesef, özellikle Türkiye çok sert tavır aldı. Oysa Türkiye, bugün Suriye’deki durumun baş sorumlularından biridir.
'SURİYE'DE TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜ İSTENİYORSA BUNDA KÜRTLER ROL OYNAYACAK'
Suriye’nin demokratik bir geleceği olacaksa, Suriye’nin bir bütün olarak kalması isteniyorsa, Suriye’nin toprak bütünlüğünün sağlanması isteniyorsa Kürtler burada birinci derecede önemli rol oynayacaklar.
'TÜRKİYE'NİN TUTUMU ANLAŞILMAZ'
Dolayısıyla bize göre Türkiye’nin bu tutumu anlaşılmaz. Sayın Lavrov bugün bir açıklama yaptı, biz de katılıyoruz kendisine, PYD olmadan, daha doğrusu Kürtler olmadan Suriye’de bir çözüme gitmek çok zor görünüyor.
Ankara bir yandan önümüzdeki Cenevre görüşmelerine PYD’nin katılmasına karşı çıkmakta, öte yandan ise görüşmelerde Suriyeli Kürtlerin yer almasını istemekte. Bu durumda Sizce önümüzdeki görüşmelerde Suriyeli Kürtleri PYD dışında kim temsil edebilir?
Ankara bence sadece PYD’ye karşı değil, komple Suriyeli Kürtlere karşı. Çünkü Suriyeli Kürtleri PYD dışında ya da bugünkü mevcut yapılanma dışında tek başına temsil edecek ne kişi ne de parti var. Bir kişiden oluşan bir partiden temsiliyet çıkmaz, Kürtleri temsil edemezler.
'TÜRKİYE İSTEMİYOR DİYE SURİYE'DEKİ BARIŞ ZORA SOKULAMAZ'
Türkiye’nin özellikle sayın Barzani ile birlikte bu konuda hareket etmesi yarar sağlamaz. Oradaki Kürtleri kimin temsil edeceğini Kürt halkının kendisi karar verir. İradesi, örgütlü gücüyle ortada. PYD, savunduğu topraklar üzerinde demokratik idare biçimi olan kantonlar, meclisler ve birçok siyasi parti kurdu. PYD’nin kontrol ettiği, YPG’nin kontrol ettiği bölgelerde sadece Kürtler değil, o bölgede yaşayan bütün Araplar, Sünniler, Şiiler, Hıristiyanlar, Aleviler barış içinde birlikte yaşıyorlar. Bunun için PYD’nin kurduğu model, demokratik bir modeldir.
Türkiye ise bunun istemiyor. Türkiye istemiyor diye Suriye’deki barışı daha fazla zora sokmanın hiçbir anlamı yok. Burada Türkiye engelleyici bir rol oynuyor, Kürtlere karşı düşmanca bir tutum sergiliyor. Bence eğer Türkiye ve onun desteklediği gruplar Cenevre sürecinde olmazsa barış süreci çok daha kolay olur. Gerçekten Suriye sorununun barışçıl çözümü isteniyorsa Türkiye’nin katkısı istenmemelidir. Çünkü Türkiye orada kesinlikle savaştan yana bir tutum sergiliyor, düşmanca bir tutum sergiliyor. Türkiye’nin Cenevre barış sürecine katkısı olamaz.