Çavuşoğlu: YPG’nin Suriye muhalefeti içinde yer alması tehlikeli

Türkiye — Avrupa Birliği (AB) Siyasi Diyalog Toplantısı Ankara’da yapıldı. Ankara Palas'ta düzenlenen toplantıya Türkiye’yi temsilen AB Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, AB heyeti adına da, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini ile AB Komisyonu'nun Genişleme Müzakereleri ve Komşuluk Politikasından Sorumlu Üyesi Johannes Hahn katıldı.

Çavuşoğlu,  görüşmelerin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında İsviçre'nin Cenevre kentinde başlaması beklenen ancak kısa süreliğine ertelenen Suriye görüşmeleriyle ilgili soruyu yanıtladı.

Çavuşoğlu, Cenevre’de başlayacak Şam ve muhalefet arasındaki müzakerelerin bir an evvel başlamasında fayda olduğunu, ateşkesin bir an önce sağlanması gerektiğini ifade ederek “Suriye’de kesin çözüm siyasi çözümdür. Bu konuda hepimiz hemfikiriz” dedi.

‘YPG İSTİYORSA REJİM TARAFINDA HEYETE KATILSIN’

Çavuşoğlu, Suriye muhalefetinin daha önce Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da toplandığını ve müzakere heyetini belirlediğini, 'rejimin' de kendi müzakere heyetini belirlediğini ifade ederek şöyle konuştu:

“Bu süreçte özellikle muhalefeti sulandırmaya yönelik çabalar var, bazı ülkelerin çabaları var. Biz buna karşıyız muhalefet de buna karşı. Özellikle YPG gibi terör örgütlerinin muhalefetin içinde yer almasını istemek bu süreci akamete uğratmaktır. Bunu isteyen bazı ülkeler olabilir ama bunun son derece tehlikeli olduğunu söylememiz lazım. Riyad’daki muhalefet, YPG ve rejim yanlısı sözde muhalefetin kendi içlerinde olmasını istemiyor. Kimse bunu dikte edemez. Eğer zaten rejimin kuklası olan diğer örgüt ve isimler çok istiyorlarsa rejim tarafında heyete katılabilirler. YPG için de bu geçerli.”

‘TERÖR ÖRGÜTLERİ MÜZAKERE HEYETİNDE YER ALMAMALI’

Çavuşoğlu, YPG’nin Suriye’de kontrol ettiği alanın büyüklüğüyle ilgili olarak da “Suriye’de arazide kontrol ettiği alan bakımından YPG önemliyse o zaman DAEŞ de bir terör örgütüdür, Suriye topraklarının yaklaşık yüzde 40’ını kontrol ediyor. El Nusra da belli bir bölümünü kontrol ediyor. Dolayısıyla terör örgütleriyle ılımlı muhalefet arasındaki ayrımı çok iyi yapmamız lazım. Bu konuda bizim tutumumuz çok nettir. Dolayısıyla terör örgütlerinin müzakere heyeti içinde yer almaması gerekir” diye konuştu.

‘BM VE KOALİSYON HER GRUPLA GÖRÜŞEBİLİR’

BM ve temsilcileri ile koalisyon içindeki ülkelerin arazideki her grupla istediği zaman görüşebileceğini belirten Çavuşoğlu, “Biz bu konuda kimseye bir şey dikte edemeyiz Türkiye olarak. Ama şu bir gerçek ki Riyad’daki muhalefet, kendi arasında terör örgütlerini ve rejimin sözde muhalefet güçlerini veya kişilerini aralarında istemiyor. O nedenle görüş ayrılıkları var ama tüm ülkelerin bir an evvel Suriye’deki ateşkesin sağlanması ve siyasi müzakerelerle çözüm için üzerine düşen görevi yapması gerekiyor” diye konuştu.

‘ABD İLE DAEŞ'E KARŞI IRAK'TA GÜÇLERİMİZİ NASIL BİRLEŞTİREBİLECEĞİMİZİ GÖRÜŞÜYORUZ’

Çavuşoğlu, ABD ile Türkiye’nin Başika konusunda yeni inisiyatifler geliştirme konusunda mutabık kaldığı açıklamasının ne anlama geldiğinin sorulması üzerine ise şöyle konuştu:

“DAEŞ Irak topraklarının yüzde 30’unu halen kontrol altında tutuyor. Bundan nasıl kurtulacağız? En son Sayın Biden’in ziyaretinde de buradaki güçlerimizi nasıl birleştirebiliriz, bunu konuştuk. Amerikan askerleri var, koalisyonun içindeki diğer ülkelerin eğitip donattığı güçler var, peşmerge var. Bizim eğitip donattığımız sadece Araplar değil, Kürtler de var, Hıristiyanlar da var, az sayıda Türkmen de var. Dolayısıyla DEAŞ’a karşı mücadele edecek tüm unsurlar var ki arazideki tüm bu dışlanmış unsurların desteğini almadan DAEŞ’le mücadelede başarı sağlanamaz. Dolayısıyla şimdi nasıl bu güçlerimizi birleştiririz ve DAEŞ'e karşı etkin bir mücadele yapabiliriz ve DAEŞ’i Irak topraklarından atabiliriz? Görüştüğümüz bu, bu konudaki çalışmalarımız devam edecek.”

BOZKIR: KARARLILIĞIMIZI ORTAYA KOYDUK

“Türkiye-AB çalışma noktasında kararlılığımızı ortaya koyduk” diyen Volkan Bozkır ise şunları söyledi:

Son zamanlarda yaşnan gelişmeler konusunda fasılların yeniden açılması konuştuğumuz konu oldu. Türkiye-AB ilişkilerini yeniden konuştuk. Fasıl açılması büyük önem arz etmektedir. Türkiye ile ilişkilerin devamı anlamı taşımaktadır. Zirve sonuçlarının mutakabatı olarak enerji, yargı, özgürlük ve adalet, eğitim, dış güvenlik politikaları fasıllarının açılması için zirve sonrasında karar almıştık.

MOGHERINI: GÖRÜŞMELER HER TARAFI KAPSAYICI OLMALI

AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini ise BM Suriye Özel Temsilcisi Steffan de Mistura’ya çok güvendiklerini belirtirken “Kendisi bu görüşmeleri yakın dönemde başlatmak için bir yol bulacaktır eminim. Eminim ki bu görüşmeler her tarafı kapsayıcı olacaktır. Görüşmelerin çok kapsayıcı kapsamlı olması gerektiğini düşünüyoruz, ancak bu şekilde gerçek bir siyasi geçiş sağlanabilir” dedi.

‘3 MİLYAR EURO EN KISA SÜREDE TEMİN EDİLECEK’

Federica Mogherini, mülteciler için Türkiye'ye verilecek olan 3 milyar Euro'nun ‘kısa sürede temin edileceğini’ söyledi. Mogherini, “Sonuçta bu para cep harçlığı değil, mülteciler için harcanacak” dedi.

'BÖLGEDE POZİTİF GELİŞMELER BEKLİYORUZ'

Mogherini, "IŞİD'e karşı savaşta Libya'ya olan desteği vereceğiz. Ortadoğu'daki barşın eksikliği ve bu barış ortamını canlandırmayı İsrail'le konuştuk. İstanbul, Ankara'daki patlamalar IŞİD'in bize ortak düşman olduğunu gösterdi. Türkiye hükümetinin önemli gündemleri var. Bunları uygulamak için elinden geleni yapıyor. Enerji işbirliği önem taşıyor. Bölgede pozitif gelişmeler bekliyoruz. Bunu Kıbrıs konusunda göreceğiz" ifadelerini kullandı.

'GÜNEYDOĞU'DA ACİL ATEŞKES İLAN EDİLMELİ'

Mogherini, Ankara'nın Güneydoğu bölgesinde PKK'ya yönelik devam eden operasyonlarına dikkat çekerek acilen ateşkes ilan edilmesi gerektiğini söyledi: "Güneydoğu'da acilen ateşkes ilan edilmesi için çağrı yapıyoruz ve her türlü terörizmi lanetliyoruz."