Haberlerde eksik olan bir diğer noktanın ise 'analiz etme dürtüsü' olduğunu belirten Cartalucci, Suudi yetkililerin, idam edilenlerden çoğunun 'Sünni militanlar' ya da 'El-Kaide ile bağlantılı kişiler' olduğu yönündeki açıklamalarının Batı medyası tarafından sorgulanmıyor olmasını da eleştirdi.
'NİMR'İN İDAMININ ÜSTÜ ÖRTÜLDÜ'
"Uluslararası Af Örgütü gibi insan haklarını savunan gruplar Suudi Arabistan'ın idam ettiği Nimr'i siyasi tutuklu olarak nitelese de bu haberlerin üstü bilinçli olarak örtüldü. Nitekim bu haberler ya geri plana itildi ya da tamamen görmezden gelindi."
Batı medyasının farklı ülkelerdeki insan hakları ihlallerini haberleştirirken ve Batılı politikacıların da bunlara tepki verirken 'seçicilik' yapıp 'bir hayli gerçek olan' insan hakları ihlallerini bilinçli olarak görmezden geldiğini vurgulayan Cartalucci, bunun da, Batı'nın, temel ilkeleri olarak belirlediği demokrasi, özgürlük ve insan hakları savunuculuğunu uygulamada seçicilik yaptığı anlamına geldiğini belirtti.
'BATI, YEMEN'E SAVAŞ AÇAN SUUDİLERE KARŞI NEDEN HAMLE YAPMADI?'
"Batı'nın —daha doğrusu ABD'nin— 2011'de Libya'daki hükümeti devirmek için askeri güç kullanırken bunu insani nedenlere dayandırdığı, Batı'nın Suriye'deki müdahalesinin de benzer nedenlere dayandırıldığı bir kenara not düşülmeli" diye devam eden Cartalucci, "O halde Batı, sadece kendi insanlarına değil komşularına ve özellikle de Yemen'e savaş açan Suudi Arabistan'a karşı neden bir hamle yapmadı?" diye sordu.