HDP milletvekilleri Doğu ve Güneydoğu'daki olaylar nedeniyle Mardin Valisi'yle görüşmek için randevu talep ettiklerini ancak kendilerine geri dönülmediğini gündeme taşıdı. Meclis Başkanlık Divanı'na yürüyen HDP milletvekilleri Başkanlık Divanı önünde toplanarak Meclis Başkanvekili Ahmet Aydın ile bir süre tartıştı.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, konuyla ilgili hükümet adına açıklama yapmak üzere söz aldı. Bakan Bozdağ, yaptığı açıklamada, "Ben Valiyi aradım, bir milletvekilinin randevu talebine 'hayır' mı demiş diye aradım. Kendisi bana döndü ve görüştüm. Valimizden randevu talep edilmiş. Talep sırasında Vali Kalkınma Ajansının toplantısında olduğu için hemen cevap verememiş. Toplantıdan sonra randevu taleplerini kabul etmiş. Şu anda Valinin odasında sizin milletvekilleriniz ile Mardin Valisi görüşüyor, ayıptır ayıp. Hemen bir yanlışla kalkıp burada yargısız infaz yapıyorsunuz" diye konuştu.
Konuşmasına devam eden Bakan Bozdağ, Diyarbakır'da baro başkanı Tahir Elçi'nin öldürüldüğü yerde inceleme yapılamamasının nedeni olarak PKK'yı gösterdi. Tahir Elçi'yi öldürenlerin ortaya çıkartılmaması için ellerinden geleni yaptıklarını anlatan Bakan Bozdağ, şöyle devam etti:
"Kim sokaklara hendek kazıyor? PKK'nın teröristleri kazıyor. Kim mayınlıyor? Teröristler mayınlıyor. Biz Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak sokakları tuzaklayan, mayınlayan, hendek kazan, askerin, polisin, masum insanların hayatına kast eden terör örgütüne karşı devletin güvenlik g üçleri müdahale ediyor. Sur'da 4 ayaklı minarenin yanında Diyarbakır Baro Başkanı hayatını kaybetti. Olay yeri incelemesine giden başsavcı, savcılar, avukatlar, delilleri toplamak için inceleme yapıyor, sizin yaslandığınız teröristler otomatik silahlarla saldırıyor.
Otomatik silah yetmiyor, roketle saldırıyorlar, o yetmiyor uzaktan kumanda ile güvenlik alanı içinde olay yeri incelemesi yapılan yerde güvenliği alan polisin aracını patlattılar. Sizden şunu duymak isterdim, 'Ey teröristler, bu hendekleri kaldırın, bu mayınlamaya son verin, askeri polisi şehit etmeyin' diye sesinizi yükseltmeniz lazım. Sanki Diyarbakır'ın Valisi, Silvan'ın Kaymakamı, cumhuriyetin hükümeti keyfine sokağa çıkma yasağı ilan ediyor. Oradaki vatandaşın can ve mal güvenliği için devlet vazifesini yapıyor. O hendekleri oradan kaldıracağız. Terör örgütüne karşı parlamentoda hükümete sesinizi yükselttiğiniz gibi terör örgütüne karşı da sesinizi yükselteceksiniz. Dün iki polisimiz, bugün bir polisimiz şehit oldu. Biz oradaki sivillerin hayatını korumak için özen gösteriyoruz. Hayatını kaybeden sivillerin tamamı teröristlerin saldırısı ile hayatını kaybetti. Hepsi soruşturuluyor. Tahir Elçi'nin olayında bile hakikatin ortaya çıkmasından korkuluyor, olay yerini inceleyenlere saldırı yapılıyor. Olayların üzerine hükümetimiz kararlılıkla gidecek. Terörle mücadele kararlılıkla devam edecektir."