Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) arasında sığınmacı krizi nedeniyle başlayan görüşmelerden doğan umut ışığı her an sönebilir. Brüksel'de yapılan zirvede, Türkiye'ye ‘vizesiz Avrupa' için Ekim 2016 tarihi hedef olarak gösterildi ancak bu hedefe ulaşılabilmesi için Ankara yönetiminin çok sayıda başlıkta ilerleme kaydetmesi gerekiyor.
Vize kolaylığının toplumun sadece belirli bir kesimini kapsamasının muhtemel olduğunu ifade eden Oyan, Türkiye'yi AB'nin dışında tutacak geri kabul anlaşmasının pekiştirildiğini söyledi. Oyan "AB dışında tutacak çünkü AB sığınmacı sorununu sınırları dışında tutmak istiyor. Türkiye, MIT TIR'ları ve IŞİD'in finansmanı gibi konularda Uluslararası Adalet Divanı gibi riskleri göğüslemek zorunda kalması nedeniyle uluslararası alanda meşruiyet zemini arayışındaydı. Bu nedenle Brüksel'de ödün almadan, ödün vermek durumunda kaldı" dedi.
TERÖRÜN FİNANSMANI BAŞLIĞINDA SÖZLEŞME
Bu şartlardan biri, siber suçlar ve terörün finansmanı ile ilgili Avrupa Konseyi sözleşmelerinin imzalanması. Ancak Suriye'ye dönük saldırılar başladığından beri, terör örgütlerinin finansmanının Türkiye üzerinden yapıldığına dair ciddi işaretler bulunuyor. Türkiye'nin bu trafiği bir yıldan az bir sürede sonlandırması oldukça güç gözüküyor.
Gazeteci Hasan Sivri'nin Sputnik'e yaptığı değerlendirmeye göre, Suriye'nin kuzeyindeki cihatçı örgütlerin, finansman aktarımı için kullanabilecekleri tek yer Türkiye. Sivri, özellikle zengin Körfez şeyhlerinin de bu yolla para aktardıklarını ve sivil toplum kuruluşu olarak faaliyet gösteren bazı grupların, silah alımı için yardım kampanyaları düzenlediklerini söyledi. Şeyhlerin sınır kapılarından Türkiye'ye geçerek finansman işlerini yürüttüklerini açık bir şekilde çeşitli basın kuruluşlarına anlattıklarını vurgulayan Sivri, Şam yönetimine muhalif olan ancak ülkedeki cihatçı grupları da desteklemeyen Heysem Menna'nın, Birleşmis Milletler'e bu yönde bir rapor sunduğunu anımsattı.
Şartlar arasında sahtecilik ve yolsuzlukla mücadele kuruluşu OLAF, uluslararası organize suçlar ve terörizm alanında çalışan Avrupa Polis Ofisi EUROPOL, yargısal alanda ortak çalışmayı öngören EUROJUST ile işbirliği ve Mali Suçları Araştırma Kurulu MASAK'ın, AB'nin ilgili ajanslarıyla işbirliği yapması da bulunuyor.
EMİNAĞAOĞLU: ÇOK SAYIDA HÜKÜM AYIKLANMALI
YARSAV Kurucu Başkanı, hakim Ömer Faruk Eminağaoğlu, kişisel verilerin korunmasına dair bir yasanın kısa sürede hazırlanabileceğini ancak, farklı yasalar içinde kişisel verilerin korunmasını ihlal eden çok sayıda hükmün bulunduğunu söyledi. Bu nedenle tek bir yasa çıkarmanın yeterli olmayacağını kaydeden Eminağaoğlu, "İktidar, 12 Eylül döneminden kalan bu hükümlere el atmayı tercih etmiyor. Mevzuata, farklı yasalar içine serpiştirilen bu hükümlerin de ayıklanması gerekir" dedi.
'SIĞINMACI MÜLTECİ ÖLÜMLERİ ARTABİLİR'
Yapılan mali yardımların büyük kısmının, sığınmacıların kullandığı güzergahlarda geçişleri zorlaştıracak önlemlerin artırılmasında kullanılacağını söyleyen Görendağ, "Bu, mültecilerin çok daha riskli yollarla, hayatını tehlikeye atarak Avrupa'ya ulaşmaya çalışacakları anlamına geliyor" dedi.