Küresel ısınmanın buzullarda erimeye yol açması ve bazı türlerin yok olması, herkes tarafından bilinen bir gerçek. Ancak ABD'deki Ulusal Ekonomik Araştırmalar Dairesi'nin yayınladığı Alan Barreca, Olivier Deschenes, Melanie Guldi imzalı makaleye göre, küresel ısınma cinselliği ve nüfus artışını da olumsuz etkiliyor.
ABD'nin 80 yıllık doğurganlık ve ısı verilerine dayanılarak kaleme alınan makalede, hava sıcaklığının 26 derecenin üzerine çıkmasının 10 ay içinde doğum sayısında düşüşü de beraberinde getirdiği belirtildi. Zira aşırı yüksek hava sıcaklığının görüldüğü dönemlerde ABD'de ortalamadan bin 165 daha az doğum gerçekleştiği gözlemlendi.
Diğer taraftan araştırmacılar, 'sorun' olarak tanımladıklarını bu durumun olumsuz ekonomik sonuçları olacağını kaydetti. Araştırmacılara göre nüfustaki düşüş, işçi sayısında da düşüşe neden olacak. Bu da sosyal sigortalar kurumuna emeklilik için ödenen ücret miktarında azalma gibi başka sonuçlara yol açacak.
Araştırmacılara göre cinsellik hava sıcaklığının yüksek olduğu dönemlerde daha az yaşanırken, sonbahar ve kış mevsimlerde ise daha yoğun yaşanıyor. Bu durum da sonbahar ve kış gebeliklerinin ardından yaz doğumlarına neden oluyor. Araştırmaya göre yazın doğan bebekler ise daha sağlıksız oluyor.
‘KLİMALAR DOĞUM ORANINDA DÜŞÜŞE NEDEN OLUYOR'
Öte yandan araştırmacılar, hava sıcaklığının yüksek olduğu dönemlerde kullanılan klimaların da 1970'li yıllardan bu yana ABD'de doğum oranının düşmesine neden olmuş olabileceğini öne sürdü.