'RUSYA NEDEN GECİKTİ?'
Rusya'nın müdahalesi ile birlikte askeri hareketliliğin dikkat çekici ölçüde arttığı açık. Suriye kamuoyunda da gündeme getirilen "Rusya neden bu kadar geç müdahale etti?" sorusunu yönelttiğimiz stratejist Türki El Hasan, "ülkedeki krizin siyasi ve askeri olarak dikey ve yatay süreçlerle ilerlediğini ve Rusya'nın müdahalesi için uygun siyasi zeminin yeni oluştuğunu" söyledi. Bu çerçevede,
Şam-Doğu Guta'daki kimyasal saldırı ve ABD'nin Suriye'ye askeri müdahale tehditlerine kadar Suriye'ye yönelik tehdidin tırmanışta olduğunu savunan El Hasan'a göre, "Rusya'nın siyasi manevrası ve Suriye'de kimyasalların yok edilmesi sürecinden sonra tehdidin tırmanışı durdu ve yatay sürece geçildi. Yatay süreçte, Suriye'deki krize dahil olan bütün ülkelerin Suriye'de ‘teröristlerin ve radikallerin varlığına ikna olduğunu ve siyasi çözüm söylemlerinin öne çıktığını' söyleyen El Hasan, bu sürecin de herkesin kendi çözüm planını dayatması yüzünden başarısız olduğunu ve uzun sürdüğünü savunuyor.
El Hasan, Rakka'nın IŞİD'in eline geçmesi ve ardından örgütün Irak ve Suriye'de hızla yayılmasının da siyasi çözüm vurgularını arttırdığını belirtiyor. Buna göre, yatay süreç Nusra Cephesi ve Ahrar Eş Şam öncülüğündeki Fetih Ordusu'nun İdlib'i ele geçirmesinden sonra sarsıldı ve askeri müdahale söylemleri yeniden öne çıkmaya başladı.
El Hasan'a göre, "Türkiye'nin kartları yeniden karıştırmasından önce tüm dünya Suriye'de teröristlerin varlığına ikna olmuştu. Ancak Fetih Ordusu'nun Türkiye hükümetinin her türlü desteği ile İdlib ve Cisr Eş Şuğur'u ele geçirmesinden sonra uluslararası kamuoyunda da değişiklik oldu. Tekrar askeri çözümden bahsetmeye başladılar. Buna paralel olarak ABD ve koalisyon uçaklarının IŞİD karşıtı saldırılarının da etkisiz olduğunu herkes anlamaya başladı."
Bu siyasi ve askeri süreçlerin ve girişimlerin ardından Rusya'nın müdahalesi için uygun meşru ve haklı zeminin oluştuğunu anlatan El Hasan, "Rusya, müdahale için 14 ay bekledi. Koalisyonun IŞİD'e karşı operasyonlarının başarısız olduğunu herkes itiraf etti. Bu saldırılar olurken IŞİD daha da güçlendi, daha çok yere yayıldı, örgüte ayda ortalama 1000 yeni terörist katıldı, gelirleri arttı" dedi.
ABD'nin 14 ayda sağlayamadığı başarıyı Rusya'nın 10 günde sağladığını hatırlatan El Hasan, "ABD, IŞİD'i vurmak istemiyordu. ABD, Rakka'dan çölü geçerek Palmira'ya giden IŞİD konvoylarını vurmadı. Üstelik bu konvoyları vurmaya çalışan Suriye uçaklarını engelledi. Aynı durum Deyr Ez Zor-Meyyadin bölgesinden hareket eden IŞİD konvoyları için de yaşandı" diye konuştu.
Rusya Savunma Bakanlığı her gün hava saldırı sayısı, vurulan noktalar, sorti sayısı gibi bilgileri açıklıyor. Hava saldırılarına paralel olarak başlayan kara operasyonları da ülke içinde askeri anlamda büyük bir hareketlenme yaratıyor. Peki bütün bunları sağlayan tek şey hava saldırıları mı?
Kaynaklar, Suriye ordusunun manevra kabiliyetini önemli ölçüde arttıran faktörün hava saldırılarından ziyade gece saldırılarını mümkün kılan teknolojik desteğin olduğunu söylüyor.
Sputnik'e konuşan kaynaklardan biri, "Radar sistemlerimiz ağır hasar gördü. Ordu (Suriye ordusu) geceleri kör oluyordu. Mesela, Humuş-Şaar'daki gaz yatakları defalarca kontrol altına alındı ama her seferinde gece saldırılarında elden çıktı. Birçok yerde bu oldu" dedi.
Keşif uçuşlarının artması, İHA ve uydu desteğinin de kara operasyonlarının başlamasına imkan sağladığı belirtiliyor.
Suriye ordusundan subay ve nitelikli asker sayısının önemli ölçüde azaldığı ve sıcak savaş devam ettiği eğitim süreçlerinin yeterli kalitede yapılamadığı belirtiliyor.
Rusya'nın Suriye ordusunun eğitimi, yeni bir kolordu kurulması ve Yerel Koruma Komiteleri'nde görev yapanların orduya entegre edilmesi için yardım edeceği öne sürülüyor. Teknik desteğin yanı sıra eğitim desteğinin Suriye ordusunun savaş kapasitesini ve askeri kalitesini yükselteceği değerlendirmeleri yapılıyor.
