''Rusya'nın Esad'ı desteklememesi gerektiği yönünde açıklamalar duyuyoruz. Zira Suriye'de terörizmin tırmanmasının nedeni Esad'mış. Esad'ı destekleyip desteklemediğimizle ilgili daha önce bir dizi açıklama yaptık. Biz Esad'ı desteklemiyoruz. Ancak bizim için Suriye'nin devlet bütünlüğünün korunması önemli.''
'TERÖRİSTLERİN İSTEKLERİNİ GERÇEKLEŞTİRECEK DEĞİLİZ'
''Esad giderse terör olaylarının da düşüşe geçeceğini söylüyorlar. Zira onlara göre IŞİD özellikle Esad yüzünden savaşıyormuş'' diyen Zaharova, ''Bu mantık sizi tam da teröristlerin istediklerinin gerçekleşmesine götürür. Bunu başka şekilde yorumlamak mümkün değil" ifadelerini kullandı.
ABD'nin, Rusya'nın IŞİD hedeflerine denizden fırlattığı roketlerin başka ülkelerin topraklarına düştüğü yönünde 'masallar üretmek' yerine IŞİD'in eline düşürdüğü Toyota arazi araçlarına odaklanması gerektiğini söyledi:
"Herkes IŞİD militanları ve terörist grupların elinde nasıl bu kadar fazla Toyota marka arazi aracı olduğunu, bu araçları nereden bulduklarını soruyor. Bu sorunun yanıtını ne IŞİD'in kontrolündeki bölgelerde ne de Japonya'da aramak gerek. Bunu herhalde kimse beklemiyordu ancak Toyota marka bu arazi araçları Suriye'ye ABD'li ve İngiliz meslektaşlarımız tarafından gönderilmiş."
'SMDK OTORİTESİNİ KAYBEDİYOR'
Diğer taraftan Zaharova, Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu'nun (SMDK) etkisini kaybettiğine de değindi: ''BM'nin Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura'nın çabalarını boykot eden İstanbul merkezli Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu günden güne otoritesini ve gücünü kaybediyor. 'İstanbullu' muhaliflerin Suriye halkının 'tek ve meşru temsilcisi' olma konumunu koruyamadıkları çok açık.''
Öte yandan Zaharova, dün açıklanan MH17 raporuna da değindi. Zaharova, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın rapor karşısında verdiği tepkinin kamuoyu için 'yanıltıcı' olduğunu ifade etti:
'Nedenini anlayamadığımız bu söylemin basit bir amacı var. Bir yandan insanların aklını karıştırmak istiyorlar, diğer yandan da kamuoyunda belli bir fikir oluşturmaya çalışıyorlar. Buna propaganda denir.'
Nitekim ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mark Toner dünkü açıklamasında, Hollanda'nın raporunun, ABD'nin 'uçak ayrılıkçıların kontrolündeki bölgeden BUK füzesiyle vuruldu' şeklindeki teorisini doğruladığını savunmuştu. Ancak Hollanda'nın raporunda füzenin hangi noktadan atıldığının belirsiz olduğu ifade edilmişti.
Hollanda Güvenlik Araştırma Konseyi önceki yıl Ukrayna'nın doğusundan geçtiği sırada düşürülen MH17 sefer sayılı yolcu uçağıyla ilgili nihai raporunu açıklamıştı.
Bu arada Zaharova Ermenistan ile Azerbaycan arasında yıllardır anlaşmazlık konusu olan Dağlık Karabağ sorununa da değindi. Anlaşmazlığın taraflarından siyasi irade göstermelerini beklediklerini belirten Zaharova, şunları söyledi: 'Anlaşmazlık bölgesinde şiddet olaylarının tırmanmasıyla siyasi diyaloğun yeniden kurulması da zorlaşıyor. Şiddet olayların tırmanması kabul edilemez bir durum. Bu sebeple tarafları güç kullanmaktan kaçınmaya ve uzlaşı için gerekli olan siyasi iradeyi göstermeye çağırıyoruz.'