Özyeğin Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mesut Hakkı Caşın, Sputnik'e yaptığı açıklamada Rusya'nın Suriye'ye asker göndermesi kararının ve hemen ardından IŞİD hedeflerine hava operasyonları başlatmasının sürpriz olmadığını belirtti. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda ülkesinin hava kuvvetlerinin gerektiğinde Suriye'de kullanılabileceğini söylediğini anımsatan Caşın "Sayın Putin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nden izin aldıktan sonra bu bombardımanın yapılacağını ifade etmişti" dedi.
Kremlin İdaresi Başkanı Sergey İvanov'un Suriye'nin talebi üzerine IŞİD'e hava operasyonu düzenlendiği yönünde açıklama yaptığını hatırlatan Caşın "Rusya Anayasası açısından bir başka devletin askeri yardım talebine cevap veren bir operasyondan bahsediyoruz. Operasyonun bir istihbarat paylaşım merkezi ile yürütüldüğü ortaya konuyor. Dikkat ederseniz Rusya, Bağdat'ta bir merkez kurduğunu, bunu Irak ve İran ile istihbarat paylaşımı şeklinde yürüttüğünü ifade etmişti. Putin'in açıklamasına bakıldığında terörle mücadeledeki tüm tarafları birleştirme çabası olduğunu ve Suriye'de terörle mücadelede başarılı olmak için ‘önleyici saldırı' dediğimiz müdahalenin yapıldığını söyleyebiliriz" dedi.
'ÖNLEYİCİ MÜDAHALENİN' HUKUKİ DAYANAĞI NE?
‘Önleyici müdahalenin' uluslararası hukuk açısından geçerli olup olmadığını değerlendiren Caşın "Buradaki terör örgütleri mensuplarının Rusya topraklarına gidip, Rusya vatandaşlarını öldürmesi mi söz konusu ki Rusya önleyici müdahaleye gidiyor? Uluslararası hukuk açısından bu müdahalenin birinci koşulu bu. Putin, IŞİD içerisinde çarpışanlar arasında 2 bine yakın Rus vatandaşının olduğunu ifade etmişti. Bu belki Rus iç hukuku açısından meşruiyet kaynağı olabilir. Sürecin başlamasına baktığımızda meselenin New York'ta Obama ile yapılan bir mutabakat sonucunda olduğunu söylemek de mümkün. Nitekim Dışişleri Bakanı John Kerry, Rusya ile Suriye konusunda bazı temel ilkelerde anlaştıklarını ifade etmişti. Bu operasyondan Washington'ın haberdar olduğunu ortaya koyuyor" dedi.
'TÜRKİYE TEDİRGİN OLABİLİR'
Caşın, Suriye'yle sınır komşuluğu ve NATO üyesi olması nedenleriyle operasyonların Türkiye'yi tedirgin edebileceği, Rusya'nın kararının Ankara yönetiminde rahatsızlık yaratabileceği değerlendirmesinde bulundu. Suriye'de geçiş hükümetinin nasıl olacağı konusunda Rusya ile Türkiye'nin farklı yaklaşımlar sergilediklerine dikkat çeken Caşın, Rusya Devlet Başkanı Putin ile Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Moskova'daki görüşmesinde konunun derin olarak ele alındığını düşündüğünü belirtti. "Moskova makamları Ankara'ya harekât konusunda mutlaka bilgi vermişlerdir" diyen Caşın "Putin baştan beri, Ban Ki-moon'un da desteklediği üzere, İran ve Suudi Arabistan'ın da katılacağı beşli bir çözümden bahsediyordu. Diplomatik yönlerden öte kuvvet kullanılması zannediyorum Ankara makamlarını pek tatmin etmedi" ifadelerini kullandı.
'TÜRKİYE'YE YENİ BİR MÜLTECİ AKINI OLABİLİR'
Rusya'nın hava saldırıları sonrası teröristlerin Türkiye sınırlarına yığılma ya da ülkeye giriş yapma ihtimallerini değerlendiren Caşın "Türkiye başından beri IŞİD'i terörist örgüt olarak tanımlıyor, bunları savaşçı olarak kabul etmez. Bugüne kadar 2 milyon 200 bin mülteciyi nasıl kabul ettiyse, buradan gelebilecek yeni bir insani mülteci dalgasıyla karşı karşıya kalabilir. ‘Buradan cihatçılar gelebilir' görüşüne çok katılmıyorum" dedi.
Rusya'nın askeri varlığıyla fiilen bölgede olduğunu ve Suriye, İran, Irak ile yeni bir denklem kurduğunu söyleyen Caşın bu denklemin müttefiklerinin, Fransa ve İngiltere'yi rahatsız ettiği söyledi ve Rusya'nın kararının işleri daha karmaşık hale getirdiği değerlendirmesinde bulundu.
Rusya'nın askeri varlığıyla fiilen bölgede olduğunu ve Suriye, İran, Irak ile yeni bir denklem kurduğunu söyleyen Caşın bu denklemin müttefiklerinin, Fransa ve İngiltere'yi rahatsız ettiği söyledi ve Rusya'nın kararının işleri daha karmaşık hale getirdiği değerlendirmesinde bulundu.