Zarounas'a göre şu an itibariyle esas mesele Rusya'nın Suriye'de sahada atacağı askeri adımlar değil, almış olduğu yeni inisiyatifin stratejik önemi. Zarounas, "Rusya bu adımlarla Suriye'de söz sahibi olduğunu gösteriyor. Daha da önemlisi Rusya, Suriye'de yoğunlaştırmış olduğu varlığıyla Beşar Esad'ın iktidarda kalmasında direteceğini tüm dünyaya göstermiş oluyor.
'MOSKOVA, ESAD'I İKTİDARDA İSTİYOR'
Bir diğer Kıbrıslı uluslararası uzman Zenonas Tziarras'a göre, Moskova'nın Suriye'deki ana hedefi ülkedeki denklemi Esad'ın lehine değiştirmek.
Tziarras'a göre Rusya, Esad'ın iktidarda kaldığı ya da geçiş hükümetinin liderliğini üstlendiği senaryoları sahaya sürüyor. Bu senaryolar doğrultusunda, Rusya ülkenin üçe bölünmesi ihtimalini de dikkate almış durumda. Moskova, bir parçalanma durumunda kendi menfaatlerini yakından ilgilendiren Suriye'nin sahil şeridi için özel ilgi gösteriyor.
'PARÇALANMIŞ SURİYE DE İHTİMAL DAHİLİNDE'
‘Suriye'nin parçalanması Rusya için pek de kötü bir senaryo değil' diyen Filis, netice itibariyle Rusya için önemli olan şeyin Suriye'nin sahil koridorunun kontrolü olduğunu vurguluyor.
Filis her halükarda Rusya'nın Suriye'deki geçiş sürecinin garantörü olmak istediğini vurguluyor.
Tziarras'a göre gelinen noktada IŞİD, Rusya için bir tehdit unsuru olmaya başlamış durumda. Kafkasya'da Çeçenleri ve diğer Müslüman grupları etkisi altına almaya başlayan radikal ideolojinin, Moskova tarafından tehdit olarak algılandığını vurgulayan Tziarras, yeni süreçte Rusya'nın bu tehlikeyi dikkate alarak harekete geçtiğini vurguluyor.
Rusya'nın Suriye'de tek yanlı adımlar atmadığını vurgulayan Zarounas, Moskova'nın Suriye politikasını bölge ülkeleri, Suudi Arabistan, İran, ABD ve diğer ülkelerle işbirliği içerisinde dizayn ettiğini belirtiyor.
KIBRIS'IN TAVRI NE OLUR?
Peki Güney Kıbrıs'ın Rusya'ya Suriye'de attığı adımlar için destek sunması söz konusu olabilir mi? ‘Böylesi senaryolar hayal ürünü' diyen Zarounas, Rusya'nın halihazırda kendine sunulan imkanlardan ve Tartus limanından faydalandığını belirtiyor.