AB'nin bu planla halen Balkanlar'da kalan ve AB sınırları içine girememiş sığınmacılar için ‘tampon bölge' oluşturacağı ifade ediliyor.
Sorbonne-Paris 13 Üniversitesi Göç Araştırmaları Öğretim Görevlisi Antoine Pecoud, "AB, Balkanlar'da tampon bölge oluşturmaya çalışıyor. Daha önce Yunanistan ve İtalya'nın oynadığı bu rolü şimdi Sırbistan gibi Balkan ülkelerinin oynaması bekleniyor" dedi.
Yunanistan ve İtalya'nın uzun bir süre AB'ye iltica etmek isteyen tüm sığınmacıların yerleşim yeri olduğunu söyleyen Pecoud, "Yunanistan ve İtalya isyan edince AB, sığınmacıları gönderebileceği yeni bir kapı aradı. Balkan ülkelerine söz geçirmesi daha kolay çünkü hepsi AB'ye adaylık sürecinde, bu bir güç ilişkisi meselesi" görüşünü dile getirdi.
AB içinde sadece Yunanistan ve İtalya gibi sınır ülkelerinin değil birçok Doğu Avrupa ülkesinin de sığınmacıları kabul etme konusunda itirazları olduğunu hatırlatan Pecoud, "AB ülkelerinin kendi içindeki tartışmalara rağmen anlaşabileceği bir nokta var, o da sığınmacıları AB'nin sınırları dışında tutmak" diye konuştu.
AB'nin sığınmacıları kabul konusunda ikili bir politika sürdürdüğünü belirten Pecoud, "AB bir yandan kapılarını sığınmacılara açıyor imajı verirken, diğer yandan da sınırlarını daha sağlamlaştırıyor" ifadelerini kullandı.
AB'nin yeni sığınmacı paylaşma mekanizmasıyla yalnızca ‘cömertliğine' dikkat çektiğini ve ‘güvenli ülke' uygulamasının geri plana atıldığına dikkati çeken Pecoud, "AB, göçmenleri kabul konusunda cömertliğine vurgu yaparken güvenli ülke mekanizmasını ön planda tutmak istemiyor" ifadesini kullandı.
AB ÜLKELERİNDEN BALKANLARA: ÜYELİK ŞANSI KAYBEDİLİR
Ceza Kanunu'nda hafta başında yaptığı değişimle Sırbistan sınırını geçmeyi yasadışı ilan eden Macar hükümeti ise Sırbistan'ın AB adaylık hakkını kaybetmemek için sığınmacıları kabul etmek zorunda olduğunu savunuyor. Macaristan Başbakanı Viktor Orban, "Biz Sırbistan'ı güvenli ülke olarak görüyoruz, sığınmacılar orada iltica talebinde bulunmadılarsa başvuruları burada reddedilecek" ifadelerini kullanmıştı.
Macaristan, 2014'te Balkanlar'dan geçip kendi topraklarında iltica talebinde bulunan 43 bine yakın kişiden yalnızca 260'ının başvurusunu kabul etmişti.