Sputnik'e konuşan Dağdelen, "Almanya sadece finansman açısından yararlı olanları kabul ediyor. Ayrıca göçmenler arasından sadece Alman ekonomisinde kullanılabilecekler kalabiliyor" dedi.
Dağdelen, göçmenlerin durumunu düzenleyen Dublin Anlaşması'nın göçmenlere, sahip oldukları bağlantı ve dile göre ülke seçmeye izin verecek mekanizmayı öngörmediğini kaydetti.
Siyasetçinin hesaplamalarına göre, bu yıl sayıları 800 bine ulaşması beklenen göçmenlerin sadece yerleştirilmesi ve geçim araçlarıyla temini için yapılan harcamalar yaklaşık 8 milyar euro olacak.
Bu durumu kısmen Alman hükümetinin kendisinin yarattığını savunan Dağdelen, "Almanya, dünyanın en zengin ülkelerinden biri ve dünyanın en büyük üçüncü silah ihracatçısı. Askeri müdahalelerin katılımcısı olarak milyonlarca insanın göç sebeplerinden önemli ölçüde sorumluluk taşımakta" yorumunda bulundu.