Tahran'da gerçekleştirilen ‘İran Diplomasisi’ konulu bir oturuma katılan İran Dışişleri Bakanı Zarif, Dışişleri Bakan Yardımcıları Abbas Arakçi ve Mecid Tahtrevançi ile İran Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Ali Ekber Salihi nihai nükleer anlaşma ile ilgili kendilerine yöneltilen soruları yanıtladı.
“İran'a uygulanan yaptırımların amacının ülkede siyasi değişiklik sağlamak” olduğunu ifade eden Zarif, bu baskının amacının halkı devletten uzaklaştırmak olduğunu söyledi.
Zarif, “Böylece devleti yönetenler yaptırım uygulayanlara boyun eğmek zorunda kalacaktı. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nden şu ana kadar hangi ülke hakkında yaptırım kararları çıktıysa ya o ülkede rejim değişikliği oldu veya hadise savaşla neticelendi” diye konuştu.
Müzakere sürecinde İran halkının verdiği desteğin önemli olduğunu söyleyen Zarif, "Halkımızın seçimlere de yüzde 73 gibi yüksek oranda katılım göstermesi karşı tarafı İran'a yaptırım uygulayarak baskı altına alma konusunda ümitsizliğe düşürdü. Böylece müzakereye yöneldiler” değerlendirmesinde bulundu.
‘EN BÜYÜK İHANET HALKA ‘SİZ KAYBETTİNİZ’ DEMEKTİR’
Müzakerelerde varılan anlaşma sonrası ülkedeki bazı siyasi grupların konuya "İran milleti kaybetti" şeklindei yaklaşımlarını da sert bir dille eleştiren Zarif, "En büyük ihanet halka 'siz kaybettiniz' demektir" dedi.
Uluslararası müzakerelerde ‘kazan-kaybet’ yaklaşımının yanlış olduğunu da vurgulayan Zarif, "Israrla söylüyorum. Nükleer müzakerelerde savaş yanlılarının dışında herkes kazandı. Sorunun çözümü için dengeli bir yol izleyenler kazanırken çatışma isteyenler kaybetti" dedi.
İran Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Salihi ise ‘İran'ın amacının uluslararası toplum karşısında Libya ve Kuzey Kore’nin düştüğü konuma düşmemek olduğunu söyledi.
Salihi, "Biz sınırlamaların bizi nükleer çalışmalarımızda etkilediği mesajını veriyorduk fakat faaliyetlerimizde yeterliydik. Karşı taraf bu yüzden yaptırımların bir işe yaramadığı kanaatine vardı" diue konuştu.
