Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç, bakanlıkta yaptığı olağan basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu ve gazetecilerin sorularını cevapladı.
Sputnik'in de katıldığı toplantıda Bilgiç, IŞİD'in elinde bulunan bölgenin temizlenmesinin "doğal sonucu olarak" güveli bölgenin oluşacağını belirtirken IŞİD'den arıntırılan bölgeye Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) unsurlarının ve Türkiye'de bulunan ve Suriye'ye dönmek isteyen mültecilerin yerleşmesinin hedeflendiğini belirtti.
İncirlik konusunda ABD ile varılan mutabakata ilişkin geçen hafta imzaya açılan Bakanlar Kurulu kararının sonuçlandırıldığını ifade eden Bilgiç, "İncirlik'e ilişkin Bakanlar Kurulu kararı sonuçlandığı için İncirlik gerekli görüldüğü takdirde her zaman, her an kullanılabilir. Bunun için askeri makamlarımız gerekli temasları yapıyorlar" dedi.
ABD ile varılan mutabakat çerçevesinde İncirlik'in yanısıra ihtiyaç olması durumunda Malatya, Diyarbakır ve Batman hava üslerinin de kullanılabileceği ifade ediliyor.
Bilgiç, şu an Türkiye sınırının karşı tarafında IŞİD'in elinde tuttuğu alana daha sonra kimlerin yerleştirileceğinin sorulması üzerine ılımlı muhalefet ve Suriyeli mültecilerin oraya yerleştirileceğini ifade ederek "Öncelikli olarak bölgenin Deaş tehdidinden arındırılması gerekiyor. Bu, operasyonel bir süreç. Süreç zarfında gerçekleşecek gelişmeler çerçevesinde değerlendirilecek. Önceliğimiz buradaki mültecilerin kendi istekleri doğrultusunda buraya dönebilecekleri koşulların yaratılması" dedi. "Ilımlı muhalefet derken Türkiye YPG'yi ılımlı muhalefet içinde görüyor mu?" sorusuna yanıt veren Bilgiç, "Ilımlı muhalefet derken Özgür Suriye Ordusu'ndan bahsediyorum" dedi.
'ABD İLE MUTABAKATIMIZA PYD'YE DESTEK YOK'
"Kirby'nin ifade ettiği hususlar bizim ABD ile aramızdaki mutabakatı tam olarak yansıtmamaktadır. ABD ile mutabakatımız Deaş'la mücadeleye ilişkindir. Mutababatımızda PYD gibi kendi gündemi olan bir gruba yönelik bir destek söz konusu değildir. Bu hususlar aslında ABD makamlarının dikkanine getirilmiştir. ABD makamları dün yaptıkları bir background toplantıda Kirby'nin ifadelerine ilişkin açıklık getirmişlerdir. Bu çerçevede tekrarlıyorum, Kirby'nin ifade ettiği gibi YPG unsurlarına hava desteği gibi bir husus ABD ile vardığımız mutabakatın unsurlarından biri değildir."
Bilgiç, Suriye sınırında Kürt koridoru oluşturulmasını önlemek için Türkiye ile ABD'nin bir mutabakatı olup olmadığına ilişkin de "Bu, müzakerenin içeriğine ilişkin bir husus. Bu konuda bir yorum yapmayacağım" dedi.
'TÜRKMENLERİN EŞGÜDÜM İÇİNDE HAREKET ETMELERİ NORMAL'
"Suriye ve Irak'taki Türkmenler'in güvenliği bizim için çok önemli. Türkmenler'in durumuna ilişkin olarak gerekli koordinasyonların tüm kurumlarımızca yapıldığını söylemem lazım. Suriye'de yaşayan Türkmenler Suriye'nin asli bir unsuru. Yüzyıllardır bu ülkede geniş bir coğrafyaya yayılmış şekilde yaşıyorlar. Türkmenler Suriye'de hem Esad rejimiyle hem Deaş'la mücadele ediyorlar. Türkmenler'in bulundukları bölgelerde gerek kendi güvenlikleri gerek Suriye'nin ortak geleceklerini tehdit eden tüm diğer unsurlara karşı eşgüdüm içinde hareket etmeleri normaldir."
Bilgiç, geçen haftadan bu yana Suriye ve Irak'a düzenlenen hava operasyonlarının daha çok PKK'yı hedef aldığı, IŞİD'e yönelik operasyonların sınırlı kaldığı yorumları ile iki örgüte de düzenlenen hava saldırılarına ilişkin sayı sorulması üzerine "Hem PKK, bizim için bir terörist örgüt tabiatıyla, hem Deaş, o da bir terör örgütü, bunlara hedeflere yönelik hava operasyonları düzenleniyor. Sorduğunuz rakamlar operasyonel rakamlar. Bunun dışında eklenecek bir şey yok" yanıtını verdi.
MISIR'DAN DAVET GELMEDİ
'ŞU AŞAMADA NATO'DAN BAŞKA BEKLENTİMİZ YOK'