Haberde, projenin ilk kez 2008 yılında Sarkozy'nin Fransız istihbarat servisine izin vermesiyle başlatıldığı ve 2013 yılında sona erecek planın, bugünkü Cumhurbaşkanı François Hollande tarafından 2019 yılına kadar uzatıldığı belirtildi.
Buna göre Fransa, iletişim şirketleri Orange ve Alcatel-Lucent ile beraber, Marsilya, Penmarch, Saint-Valery-en-Caux'nun da olduğu deniz kıyısındaki çeşitli kentlere takip merkezleri kurarak deniz altından geçirdiği fiber optik kablolarla izleme yaptı.
Planın 2013 yılına kadar 700 milyon euroya mal olduğu bildirilen haberde, Paris'teki bir merkezde bulunan bilgisayarlara her gün aktarılan 10 milyonlarca elektronik haberleşmenin burada analiz edildiği ve ayrıştırıldığı kaydedildi.
Haberde, ABD, Rusya, Hindistan ve Çin'in yanı sıra Kuzey Afrika, Batı Afrika ve Orta Doğu'dan 40 ülkenin takip edildiği bildirildi.
Geçtiğimiz ay parlamentoda onaylanan ve bu tip dinlemeleri yasallaştıran istihbarat kanunu, iletişimin izlenmesiyle ilgili pek çok teknik imkanın Fransız istihbarat servisi tarafından kullanılmasını öngörüyordu. Cumhurbaşkanı Hollande, yasayı, anayasaya uygunluğunun denetlenmesi için Anayasa Mahkemesi'ne göndermişti.
Fransa geçtiğimiz ay da başka bir dinleme skandalıyla gündeme gelmişti. Wikileaks'in ele geçirdiği belgelerde ABD Ulusal Güvenlik Ajansı'nın (NSA) Fransız Cumhurbaşkanlarını ve Ekonomi Bakanlarını dinlediği ortaya çıkmış, ABD'nin Paris Büyükelçiliği'nde bir dinleme merkezi kurulduğu iddia edilmişti.