HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, hem içeride hem de Rojava'da Türkiye'nin etnik milliyetçi ve mezhepçi politikasının giderek çöktüğü günlere tanıklık edildiğini savundu. Suriye'de yaşanan gelişmelerle ilgili Türkiye'nin ortaya koymuş olduğu tepkinin de aslında bugüne kadar Suriye ve Rojava'da izlenmiş politikalar hakkında net bilgi verdiğini ifade eden Baluken, Türkiye'nin daha çok IŞİD ve El-Nusra benzeri örgütler üzerinden bölgede mezhepçi bir politik izleyerek savaşın bir tarafı durumuna geldiğini öne sürdü.
'TÜRKİYE'NİN POLİTİKASI İFLAS ETTİ, PANİKLİYOR'
Türkiye'nin şimdi bundan rahatsızlık duyduğunu savunan HDP'li Baluken, "Planladığı tek bir mezhepçi hat üzerinden daha çok El Kaide, IŞİD bağlantılı yürüttüğü politikanın iflasını görüyoruz. Bundan dolayı panikliyor" dedi. PYD'ye bağlı YPG güçlerinin bölgede 'etnik ve mezhepsel temizlik' yaptığına ilişkin iddiaların yalan olduğunu savunan Baluken, sözlerini şöyle sürdürdü:
'FARKLI HAKLAR YÖNETİMDE SÖZ SAHİBİ'
HDP'li İdris Baluken, Suriye sınırında bir Kürt koridorunun oluşmasına ilişkin dile getirilen endişe ve kaygıları da, "Sorun Kürt koridoru meselesi değil, sorun demokratik bir Suriye'nin halkların iradesi temelinde gelişip gelişmemesi meselesidir. Rojava'daki bütün kazanımlar sadece Kürtlerin kazanımı olarak görünmemeli. Orada yaşayan farklı bütün halklar hem Cizîre kantonunda hem Kobani ve Afrin kantonunda halk meclislerinde yönetim sürecinin içerisinde aktif bulunuyorlar. Şu anda Tel Abyad'da da mevcut oluşturulan halk meclislerinde de yine bütün halkların temsiliyeti var" diye konuştu.
'PANİK VE HIRÇINLIK ÜZERİNDEN DIŞ POLİTİKA TEHLİKELİ'
'TÜRKİYE GERÇEĞİ GÖRÜP DİPLOMATİK DESTEK SUNMALI'