Azerbaycan ziyareti sonrası yurda dönerken uçakta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile enerji, Suriye, Ukrayna ve Kırım konularını konuştuğunu söyledi.
Erdoğan seçim sonrası hükümet kurma çalışmalarıyla ilgili olarak ise “Bu hususta görüşmem gereken, söyleyecek sözü olan, istifade edilebilecek herkesle tabii ki görüşürüm. Yemin törenleri sanırım ayın 24’ü 25’i gibi biter. Meclis başkanlık divanının belirlenmesi akabinde görevlendirme yapılır. Net söyleyeyim, siyasi ahlakım gereği, en fazla oyu olan siyasi partinin genel başkanını görevlendiririm. Gelişmeleri hep beraber göreceğiz” dedi.
Star Gazetesi Ankara Temsilcisi Mustafa Kartoğlu'nun haberine göre, Erdoğan'ın, sorulan sorulara verdiği cevaplar şöyle:
'SURİYE İLE İLGİLİ GEREKLİ TALİMATLARI VERDİK'
Putin ile görüşmenize dair biraz daha ayrıntı alabilir miyiz?
'PUTİN İLE ENERJİ,SURİYE,UKRAYNA VE KIRIM'I GÖRÜŞTÜK'
“Azerbaycan’ı ziyaret nedenimiz, malum; 1. Avrupa Oyunları açılış törenine katılmak. Güzel ve başarılı bir organizasyon yapmışlar. Ancak Avrupa Olimpiyatları olmasına karşın, AB ülkelerinden Bulgaristan ve Romanya dışında başbakan veya devlet başkanı düzeyinde katılan kimseyi göremedim. Bunu Sayın Aliyev de doğruladı. Putin, bana ‘Siz varsınız?’ biçiminde bir nükte yaptı. Ben de kendisine bizim henüz AB’ye üyelik için müzakere sürecinde olduğumuzu belirttim”
7 Haziran seçimleri sonrası tüm partiler kendini seçimin galibi görmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Rakamlar ortada. Bu seçimin birincisi bellidir, ikincisi, üçüncüsü ve dördüncüsü bellidir. En küçüğü en büyük gösterme gayreti siyasi acemilik. Ayrıca ülkenin geleceği açısından da müspet bir yaklaşım değil. Öteden beri çoğunluğun azınlığa tahakkümünü doğru bulmadım, hakeza azınlığın çoğunluğa tahakkümünü de doğru bulmadım. Seçimden sonra, bazılarının azınlığın çoğunluğa tahakkümünü teşvik eder bir tutum sergilemesini yanlış buluyorum. Buna ulusal ve uluslararası düzeyde bazı medya kuruluşları da dahil. Bu milli iradeye de ülkemize de saygısızlık olur. Bundan kaçınmak lazım.
Baykal’ın koalisyon tecrübesi var
Baykal ile neler konuştunuz?
Abdullah Gül ile telefon görüşmenizin mahiyeti neydi?
Sayın Gül seçim günü aramıştı, seçimden sonra da tekrar aradı. Kısaca süreci konuştuk. Bir an önce hükümetin kurulmasının iyi olacağını ifade etti. Ben de aynı kanaatte olduğumu belirttim.
'İLK İKİ PARTİYE GÖREV VERİRİM'
Bundan sonraki yol haritası ne olacak? Başka görüşmeleriniz de olacak mı?
'ERKEN DEĞİL, TEKRAR SEÇİM'
Bahsettiğiniz süreç zarfında bir sürpriz olabilir mi?
Her şey tabii mecrasında cereyan ederse, koalisyon yapılırsa, problem olmaz. Ama diyelim ki seçimlerden birinci çıkan parti bunu başaramadı, ikinci çıkan da hükümeti kuramadı… Böyle bir durumda, anayasa gereği, tekrar sandığa gitmek kaçınılmaz olur. Ben buna ‘erken seçim’ değil, ‘tekrar seçim’ diyorum. Zira ülkenin hükümetsiz kalması düşünülemez. Ülkemizin yatırımlarının, uluslararası ilişkilerimizin kesintiye uğramaması açısından da belirsizlik uzun sürmemeli; hükümet bir an önce kurulmalı.
'LİDERLERİ DAVET EDECEĞİM'
Önümüzdeki süreçte parti liderleriyle görüşmeyi de düşünüyor musunuz?
Görevlendirmeyi yapmadan önce liderlerle görüşmek gibi bir planım var. Her birini ayrı ayrı davet edip sürece ilişkin görüşlerini almak istiyorum. Programıma bakacağım. Bu görüşmelere yemin töreninden önce de başlayabilirim. Dolayısıyla kendilerini önümüzdeki hafta davet edebilirim.
Bu seçim sistemi adaletsiz
Bu seçim sonrasında yüzde 10’luk seçim barajı yeniden tartışma konusu olmaya başladı. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Ben Başbakanlığım dönemimde, bu konudaki düşüncelerimi çok açık biçimde söyledim. Barajın yüzde 5’e düşürülüp daraltılmış bölge sistemine geçilebileğini ya da barajın tamamen kaldırılıp dar bölge sisteminin benimsenebileceğini belirttim. Mesela mevcut sistemde, Ankara’da 116 bin oyla bir milletvekili seçilirken, Bayburt’ta ise 27 bin oyla, Tunceli’de 32 bin oyla bir milletvekili seçiliyor. Manisa’da 112 bin oy, Kilis’te 39 bin oy yeterli olabiliyor milletvekili seçilmek için. Dolayısıyla mevcut sistemin de tümüyle adil olduğu söylenemez.
Hayra alamet değil
Suriye sınırı yeniden gündemde…
Tel Abyad’ta Araplar ile Türkmenlerin hedef alındığı gibi bir hava var. Bölgeden 15 bin Arap ve Türkmen Türkiye tarafına geçti, boşalan yerlere PYD ve PKK yerleştiriliyor. Bu pek hayra alamet değil. Zira bu, sınırımızı tehdit edebilecek bir yapı oluşmasına yol açılması demek. Bu konudaki hassasiyetlerimizi herkes görmeli.