Türkiye’deki parlamento seçimleri, iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi’nin zaferiyle sonuçlandı. Ancak iktidar partisi parlamentoda salt çoğunluğu elde edemediğinden, hükümeti kurmak için koalisyona gitmek zorunda.
Koalisyon kurulamadığı takdirde ise meclis feshedilerek erken seçime gidilebilir. Bütün bunlar hiç kuşkusuz Türkiye'de yeni bir döneme girildiğine işaret etmekte.
AK Parti’nin iktidarı kaybettiği koşullarda Türkiye’nin iç ve dış politikasında ne gibi değişiklikler olabilir? AK Parti’nin tek başına iktidar olduğu dönemde başlatılan projelerin kaderi ne olacak?
Konuyla ilgili, Sputnik Haber Ajansı’na konuşan Ankara Ufuk Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Başkanı, Saadet Partisi Genel Başkan Danışmanı ve ESAM Uzmanı, TBMM 21. Dönem Ankara milletvekili Prof. Dr. Oya Akgönenç Muğisuddin, şunları söyledi:
Seçim sonuçlarını Adalet ve Kalkınma Partisi açısından nasıl değerlendiriyorsunuz?
AK Parti, birinci parti olarak seçimden çıktı, fakat tahminimden çok daha fazla puan kaybederek birinci parti oldu. Dolayısıyla, buna sevinsinler mi, üzülsünler mi, bilemiyorlar ve haklı olarak da üzülüyorlar. Ufukta bir koalisyon hükümeti görülüyor. Tabi, bu son derece zor bir durum. Koalisyonların da yürüyüp yürümeyeceği belli değil.
ERKEN SEÇİM OLUR MU?
Bazı uzmanlar, bu koşullarda erken seçim olacağından söz ediyor. Bu, size göre, ne kadar gerçekçi bir senaryo?
45 gün içinde hükümet kurulamazsa, o zaman bir erken seçim düşünülebilir. Fakat bu 45 gün içinde hükümet kurmak için her türlü girişimde bulunurlar. Mesela, tek tek bütün partileri ziyaret edip bir koalisyon kurmaya çalışabilir veya kendileri dışarıda kalarak bir koalisyon hükümeti kurulmasını teşvik edebilirler. Bunlar kurulabilir ama yürür mü yürümez mi, o kuşkulu. Birçok insan yürümeyeceği kanaatinde. Ben de öyle düşünüyorum. Hemen iki ay içinde seçime gitmek çok zor. Sonuçları da kimse için çok iyi olmayabilir. Onun için ben erken seçimi çok güçlü bir olasılık olarak görmüyorum.
'MEVCUT PROJELER VE ÇÖZÜM SÜRECİ AKSAR'
AK Parti’nin tek başına iktidar olduğu dönemde başlatılan birtakım projeler, süreçler var. Bunlar nasıl devam edecek sizce?
Dış veyahut iç politika ile ilgili birçok projede aksamanın olacağı kesin. Çünkü partilerin birçoğu, mesela MHP, Kürt açılımı projesini katiyen ilerletmek istemiyor. Bunun çözüm değil, çözülme olacağını düşünüyor. Halbuki 30-40 yıldan beri ilk defa bu konu böyle barışçıl yollarla çözülmeye çalışılmış. Bunun durdurulması yazık olur; Türkiye bu konuda güzel bir noktaya doğru gidiyor. Ama enteresandır, hem içeride hem dışarıda bunun olmamasını isteyenler mevcut. Demek ki, projeler tehlikede. Şimdi eminim, AK Parti bunu da düşünüyor: “Ben bir araya gelirsem projeler yürümeyecek, gelmezsem ne olacak?” İşte ancak o zaman erken seçime gidilebilir. Ama o yine de uzak bir ihtimal. Hepimiz bu projelerin durdurulmasını istemiyoruz. Çünkü faydalı projeler var. Bu projeler, Türkiye’yi daha ileriye götürüyor. Türkiye’nin ileriye gitmemesini isteyen birçok dış ülke de bunun olmaması için elinden geldiği kadar muhalif partilere yardım ediyor.