Mustafa, Suriye Türkmen Meclisi adına Mistura'ya 16 maddelik bir bildirge sunduklarını belirterek, "Sesimizi ilk defa bu seviyede duyurduk ve Suriye'de Türkmen varlığını belgeledik artık BM arşivlerine geçti. Türkmenler de Suriye'de söz sahibi. Demokratik bir Suriye'nin inşasında Türkmenlerin söz sahibi olması gerek. Mistura da Türkmenlerin Suriye'de çok önemli bir aktör olduğunu söyledi" diye konuştu.
Mistura'nın Suriye'de gelecek hükümetin yapısının nasıl olması gerektiği konusunda Türkmenlerin görüşünü aldığını ifade eden Mustafa, "Biz de ona Suriye'de tam yetkili bir geçiş hükümeti kurulması gerektiğini söyledik. Bu da Devlet Başkanı Beşar Esad'ın gitmesi gerektiği şeklinde yorumlanmalı" dedi. Mustafa, sözlerine şöyle devam etti:
"Mistura nabız yokluyor. Bize Türkmenlerin Halep'teki savaşın dondurulmasına neden destek olmadığımızı sordu. Biz de rejime güvenmediğimizi, rejimin samimi olmadığını söyledik. Bizimle çok samimi bir şekilde görüştü. Bizim önerilerimizi, fikirlerimizi destekler bir tavır içerisindeydi. Biz de gerçekleri, Türkmenleri, Suriye'nin genel durumunu anlattık. İslami gruplarla ilgili görüşlerimizi de sordu. DAEŞ (Irak Şam İslam Devleti) dışında rejime karşı savaşan herkese saygımız olduğunu söyledik. El Nusra bugün sahada var, inkar edemezsiniz. Suriye'de kazanılan zaferlerde El Nusra'nın ön plana çıkması Batı'nın abartması. Medya, bu zaferi muhaliflerin zaferi gibi göstermeyip bir tarafta DAEŞ bir tarafta El Nusra'nın zaferiymiş gibi gösteriyor. Ama Nusra dışında da savaşan bir sürü grup var."
Suriye'nin birliğinin korunması için Türkmenlerin dikkate alınması gerektiğini vurgulayan Mustafa, şunları kaydetti:
"Türkmenler Nusayri köyleri ile iç içe; Bayırbucak'ta, Humus'ta olsun, kuzeyde Kürtlerle olsun, Dürzilerle iç içe. Biz Suriye'nin bütünlüğünü savunuyoruz. Ayrıcalık istemiyoruz. Bütün gurupların sahip olduğu haklara biz de sahip olalım diyoruz. Mistura'ya Suriye'deki iç savaşta en fazla Türkmenlerin mağdur olduğunu da söyledik. Kobani'de bir vahşet yaşandı evet, ama Türkmenler daha fazlasını yaşadı. Hem uluslararası toplumda hem de dünya medyasında adaletsiz davranıldı. Mistura da bu konuda bizim söylediklerimize katıldı."
BM Cenevre Ofisi'nden yapılan açıklamada ise Mistura, "Suriyelilerin tamamını kapsayan siyasi süreç çalışmalarına, BM destek olmaya devam edecek" ifadesini kullandı.
Elçiler, temsilciler ve uzmanlar seviyesinde 5 Mayıs'ta başlayan ve taraflarla ayrı ayrı yapılan Suriye görüşmelerinin 4 ila 6 hafta sürmesi bekleniyor.
Mistura, Suriye görüşmelerine rejim dışında 40'ın üzerinde Suriyeli grup ile yaklaşık 20 bölgesel ve uluslararası aktörün davet edildiğini ve bunlar arasında Suriye'ye komşu ülkeler, BM Güvenlik Konseyi üyesi ülkeler, siyasi ve askeri aktörler, Suriyeli kadınlar, kurbanlar, siviller, diasporalar ve dini liderler bulunduğunu ifade etmişti.