Ankete katılanların yüzde 82'si devlet sanat eserlerinin içeriğini kontrol etmesi gerektiğini belirtti. Rusların yüzde 14'ü bazı sanat eserlerinde ‘anlamsız, zararlı' içeriklerin bulunduğunu düşünürken, diğer yüzde 14'lük kesim sanat eserlerinin ahlaka aykırılık ve şiddet barındırdığını söyledi.
Rusların yüzde 12'si de bazı sanat eserlerinin içeriğinin çocuklar ve gençler için zararlı unsurlarla dolu olduğu görüşünde.
Öte yandan Rusların çoğunluğunun (yüzde 56) tiyatro eserleri, sinema filmleri, sergiler ve kitaplara yasak getirilmesine olumsuz yaklaştığı görülüyor.
Sansüre karşı olan Rusların oranı yüzde 14 seviyesinde kalırken, bunların yüzde 5'i sanatın tamamen özgür olması gerektiğini ifade etti. Yüzde 4'lük kesim ise sanatta sansür ya da özgürlük olması gerektiği konusuna cevap vermekte zorlandığını belitti.
‘SANSÜR DEVLETİN YÜKÜMLÜLÜĞÜ'
Anketten çıkan sonuca göre devletin sanat eserlerini kontrol etmesi gerektiğini savunanların yüzde 19'u, bunu devletin bir ‘yükümlülüğü' olarak görüyor ve sanat eserlerine yasak getirecek kişilerin kültür alanında profesyonel devlet yetkililerinden oluşması gerektiğini belirtiyor.
Rusya'da ‘sanatta sansür' tartışmalarını alevlendiren son olay, Novosibirsk Devlet Opera ve Balesi tarafından sahnelenen Tannhauser operası olmuştu. Tannhauser eserine modern bir yorum katan eserde Hz. İsa'nın yarı çıplak kadınların arasında gösterilmesi Ortodoks Rusların büyük tepkisini çekmişti. Novosibirsk Devlet Opera ve Balesi Yönetmeni Boris Mezdriç, bakanlığın yönergesini ihlal ettiği gerekçesiyle görevden alınmıştı.
Opera skandalını değerlendiren Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Sözcüsü Dmitriy Peskov ise Kremlin'in sanatta sansürü onaylamadığını vurgularken, devlet bütçesinden maddi kaynak ayrılan sanat kurumlarının ahlâkî açıdan daha uygun işler yapmasını umduklarını söylemişti.