Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ''Türkiye'de Hükümet Sistemi Tartışmaları ve Başkanlık Modeli Sempozyumu''nda konuştu. Ankara'da konuşan Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan satır başları şöyle:
''Başkanlık sistemi talebinin temelinde istikrar arayışı geliyor. Amerikan başkanlık sistemi de İngiliz parlamenter hükümet sistemi de esasında bu ülkelerin kendi şartlarının ürünüdür. Birebir diğer ülkelere uyması oturması beklenemez. Her ülkenin kendi durumuna uygun özgün sistemler oluşturmasıdır.
'KORKMAYA GEREK YOK'
Atanmış bürokratların seçilmiş siyasetçilerden daha güçlü olduğu kanaati sıkça dile getirildi. Cumhurbaşkanı ile başbakanının farklı görüşte olması durumunda bürokrasideki atamalarda sıkıntı yaşandı.
Türkiye'de cumhuriyet, demokrasi, laiklik, çağdaşlık gibi kavramlar belli zümrelerin kullandığı birer zırh haline dönüştü. Bu kavramların çarpık kullanımı ister istemez karşıt kavramların da türetilmesine yol açtı. Türkiye'de bürokratik oligarşiye dayalı bir anlayışla sistem tahkim edilmeye çalışırken halkın demokrasiyle etkin katılımına yeterli önem verilmemiştir.
Türkiye'nin önünde, kendini tartmasını eksiklerini görmesini ve yeni hedefe yürümesini sağlayacak zengin bir siyasal tarihi bulunuyor. Buna rağmen başkanlık sistemi konusundaki tartışmaların, büyük ölçüde 150 yıllık yanlışların tekrarı olarak ifade edilebilecek sathi, ideolojik değerlendirmeler üzerinden yürütülmeye çalışıldığını görüyoruz. İlkeler ve veriler değil, kişiler üzerinden yürüyen bir başkanlık sistemi tartışmasından gerçekçi ve işlevsel sonuçların çıkması elbette mümkün olamaz.
'SİSTEM DEĞİŞİKLİKLİKLERİ ELBETTE SANCILI OLUR'
Ülkemizde, yapısal değişimleri gerçekleştirmesi beklenen siyasal sistemin bizatihi kendisi, değişimi engelleyen bir yerde durmaktadır. İşte bu bakımdan da başkanlık sistemini, Türkiye'de siyasal sistemin değişiminde, köklü bir reform, radikal bir adım olarak görüyoruz.''