HaberTürk'ten Kübra Par'ın sorularını yanıtlayan Akdoğan, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın İzleme Heyeti ve Dolmabahçe görüşmesi tasvip etmediği yolundaki beyanlarına ilişkin olarak, "Ben Tayyip Bey'in sözünün üzerine söz söylemem" ifadesini kullandı. "Esas ve bağlayıcı olan onun sözüdür" diyen Akdoğan, "Polemik üretmem, söylediğini esas kabul ederim. İletişim eksikliği varsa bizden kaynaklanmıştır" ifadesini kullandı. Akdoğan, İzleme Heyeti'nin kurulup kurulmayacağıyla ilgili olarak ise, "Şu anda konsantrasyonumuz seçimde. Kurulup, kurulmayacağını haber vereceğiz" diye konuştu.
"Bu tür içe dönük polemik açıklamaları, tedirginlik yarattığı için üzerine konuşmayı doğru bulmuyorum. İlgili kurumlarda görüşümü bildiririm ve değerlendirmelerimi yaparım. Çözüm süreci Tayyip Erdoğan'ın başlattığı, Ahmet Davutoğlu hükümetinin devam ettirdiği bir süreçtir. Günübirlik açıklamalara çok takılmamak lazım."
Akdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:
-Partili gömleğinizi çıkardığınızda Türkiye'de nasıl bir tablo görüyorsunuz?
Türkiye'de bazı kesimler hazmetmesini öğrenmeli. AK Parti iktidara geldiğinde herkes "Bunlar 3 ay sonra gider" gözüyle baktı. 'Gizli gündem' ve 'mahalle baskısı' var dediler. 'Türkiye, İran oluyor' dediler. Peki, AK Parti bu yaygaraları hak ediyor muydu? İlerici olmak anlamında kimse AK Parti'nin ayağına su dökemez. Şimdi Kılıçdaroğlu, 'laiklik, irtica, takiye' diyebiliyor mu? Diyemiyor. 12 yıl boyunca milleti böyle kandırdılar, şimdi de başka türlü kandırmaya çalışıyorlar. Gezi olaylarıyla birlikte "Biz iktidara gelemeyeceğiz, demokrasiyle sizi düşüremedik, toplumsal olaylarla düşüreceğiz" dediler. Halkı sokağa döktüler.
-Gezi olaylarını AK Partili olmayan tabandan gelen bir tepki olarak değil de birilerinin yönlendirmesi olarak görmeyi tercih ediyorsunuz. Bu bir körlük değil mi?
-Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Dolmabahçe Deklarasyonu'na karşı olduğunu söylemesinden sonra Çözüm sürecinde yeni bir tıkanma dönemine mi girildi?
Duraksama olmadı, çalışmalar devam ediyor. Ama seçim sürecine girildiği için gündemde arka plana düştü. Seçimden önce PKK silah bırakma kongresini toplasaydı iyi olurdu, ama olmadı. HDP, böyle bir terör örgütü yokmuş gibi Batı'da hava atma derdinde. "Silahsız çözümü vurgulayacağız" diyor, ama PKK'ya 'silah bırakma' çağrısı yapmıyor.
-Erdoğan'ın izleme heyetini ve Dolmabahçe görüşmesi tasvip etmediğini açıklaması sizin için sürpriz oldu mu? Aranızda iletişimsizlik mi yaşandı?
-Bülent Arınç'ın "Cumhurbaşkanımızın böyle konuşması hükümetimizi de yıpratır" açıklamasını nasıl karşıladınız?
Bu tür içe dönük polemik açıklamaları, tedirginlik yarattığı için üzerine konuşmayı doğru bulmuyorum. İlgili kurumlarda görüşümü bildiririm ve değerlendirmelerimi yaparım. Çözüm süreci Tayyip Erdoğan'ın başlattığı, Ahmet Davutoğlu hükümetinin devam ettirdiği bir süreçtir. Günübirlik açıklamalara çok takılmamak lazım.