Savcı Mehmet Selim Kiraz'ın öldürülmesi, Fenerbahçe otobüsünün saldırıya uğraması ve en son Ağrı'da Türk Silahlı Kuvvetleri ile PKK arasında yaşanan çatışmanın ardından, Türkiye'de gözler seçim güvenliğinde. Ağrı'da yaşananlardan sonra Hükümet ve Halkların Demokratik Partisi cephesinden art arda sert açıklamalar geldi.
Peki, 7 Haziran öncesinde Türkiye'de yükselen tansiyon seçim güvenliğini nasıl etkileyecek? HDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü ve Yeni Şafak gazetesi yazarı Ali Bayramoğlu konuyu Sputnik'te değerlendirdi.
Kürkçü'ye göre toplumsal kutuplaşmalar seçim öncesinde doğmuyor, Türkiye'de var olan kutuplaşmalar seçimler sırasında daha belirgin hale geliyor. Bayramoğlu ise Türkiye'de yaşanan gerginliğin yeni olmadığını belirterek "Kutuplaşma 28 Şubat günlerinde laiklik biçiminde ortaya çıkıyordu, şimdi ise otoriterlik şeklinde baş gösteriyor. Fakat tema sonuç olarak aynı. Mesele değer sistemlerinin karşılaşması" diyor.
'KAMUOYUNUN GÖZÜ AÇILDI'
'TOPLUMSAL KUTUPLAŞMALAR SEÇİM ÖNCESİNDE DOĞMUYOR'
"Toplumsal kutuplaşmalar seçim öncesinde doğmuyor, Türkiye'de var olan kutuplaşmalar seçimler sırasında daha belirgin hale geliyor" diyen Kürkçü'ye göre bütün muhalefet partileri tansiyonu düşürmek için sıkı bir anlayış birliği içerisinde olmalı:
"Partiler kendi tutumlarını belirginleştirmeye gayret ediyorlar. Tartışmadan seçim olmaz. Sesler yükselmeden mesajlar kitlelere ulaşmaz. Fakat iktidarın elindeki kudreti karşıtları üzerine göstere göstere kullanması haksızlıkların sivrilmesine yol açıyor. Bütün muhalefet partilerini tansiyonu düşürmek ya da en azından birbirleriyle tartışmadan seçim ortamına doğru yol almak için sıkı bir anlayış birliği içerisinde olmaya davet ediyoruz. Belki o zaman hükümet, yetkilerini istismar eden tutumu bırakabilir. Karşıtı olmayan bir saldırı kendiliğinden sönebilir. Barışçı ve neşe içinde gerçekleşen bir seçimi kurmak, bu gerilimin manasız bir sertleşmeye dönmesini önlemeye gayret ediyoruz. Bütün partilere de bunu tavsiye ederiz."
'PROVOKASYONLAR TÜRKİYE'NİN BELLEĞİNDE VAR'
'GERİLİM SEÇİMLERDEN SONRA AZALMAYACAK'
Türkiye'de yaşanan gerginliğin yeni olmadığını belirten Bayramoğlu şöyle konuştu:
'SİYASİ PARTİLER DEMOKRATİK YAPIYA KAVUŞMALI'
"Kutuplaşma 28 Şubat günlerinde laiklik biçiminde ortaya çıkıyordu, şimdi ise otoriterlik şeklinde baş gösteriyor. Fakat tema sonuç olarak aynı. Mesele değer sistemlerinin karşılaşması. Türkiye'nin bu kronik sorunu aşılabilmesi ancak demokratik alanın genişlemesiyle olabilir. Bu konuda Türkiye'nin hem tarihsel hem de sosyolojik sorumlulukları var. Siyasi partiler kendi içlerinde daha demokratik yapıya kavuşmalı. Siyasette, kutuplaşma bu işin tabiatı. Fakat siyasetteki gergin ilişkiler topluma yansımayı bir kenara bırakırsa belki bir miktar daha normalleşme yaşanabilir."
'GERGİNLİK SEÇİM GÜVENLİĞİNİ ETKİLEMEYECEK'
Bayramoğlu'na göre bu gerginlik seçim güvenliğine yansımayacak:
"Türkiye'nin en sert dönemlerinde, örneğin 1978 seçimlerinde bile seçim güvenliği açısından bir sorun yaşanmamıştır. Şimdi de yaşanacağını hiç sanmıyorum. Kürt hareketi çatışmayı tahrik ederse oyları düşer, AK Parti bunu yaparsa oyları artar gibi varsayımlar üzerinde duruluyor. Bunların çok gerçekçi değil. Seçimlere güvensizlik ortamında girileceğini, bu gerginliğin sınırları aşacağını düşünmüyorum."