Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'nda yaşanan terör saldırısı sonrasında arttırılan güvenlik önlemleri kapsamında, avukatların x-ray cihazından geçmeden giriş yapabildikleri ana giriş C kapısında, avukatların geçiş yaptığı bankoya dedektör kabini konuldu. Girişlerde, özel güvenlik görevlilerinin yanı sıra, İstanbul Güvenlik Şube Müdürlüğü'ne bağlı sivil polislerin de beklediği görülürken, avukatlar üstleri aranarak ve dedektörden geçirilerek içeri alındı.
Tartışmaların uzamasının da etkisiyle adliye girişinde kuyruklar oluştu.
TUTANAK TUTULDU
Avukatların "yargının bağımsız savunucuları" olduğu belirtilen tutanakta, "Kimse, avukatlık mesleğini de onurunu da hiçe sayamaz" ifadesi kullanıldı.
'AŞIRIYA KAÇAN BİR MUAMELEYE TABİ TUTULDUK'
İstanbul Barosu ile başsavcılığın görüşmelerinin devam ettiğini kaydeden Üçtaş, "Bu yaşadığımız acı olaydan sonra eğer amaç güvenlikse katibi, savcısı, hakimi de en az avukat kadar aranmalıdır. Bu yapılmadığına göre, sadece avukatların hedef alındığını düşünüyoruz ve görüyoruz. Bu yüzden de bu güvenlik çemberini kabul etmeyeceğiz. Biz herkes için güvenlik istiyoruz" ifadelerini kullandı.
İstanbul Barosu Dış İlişkiler Merkezi Başkanı Metin Uracin de avukatların yasalara aykırı olarak üstlerinin arandığını ve birçok avukatın duruşmalarına geç kaldığını savundu.