Fox TV Ankara Temsilcisi Sedat Bozkurt ile Kanal 7 Ankara Temsilcisi Mehmet Acet, siyasetin bu sıcak tartışmasını Sputnik Haber Ajansı'na değerlendirdi. Bozkurt'a göre, Erdoğan ile Davutoğlu iktidarı paylaşamıyor ve araları iyi değil. Acet ise Cumhurbaşkanı ile Başbakan arasında yer yer ortaya çıkan görüş ayrılıklarının bir çatışma ya da yol ayrımı olarak nitelendirilmesinin yanlış olduğu görüşünde.
"Çok net tablo şu: Davutoğlu ile Erdoğan'ın arası iyi değil" diyen Bozkurt, iktidar paylaşımı konusunda sıkıntılar yaşandığını savundu: "Davutoğlu her ne kadar Erdoğan'ın iradesiyle parti genel başkanı ve başbakan olmuş olsa da, bu görevleri yerine getirirken kendi inandığı şeyleri yapmak istiyor. Erdoğan ile çelişkisi de burada başlıyor."
Davutoğlu'nun, Erdoğan'ın başbakanlığı döneminde “Daha da gitmem” dediği Davos Zirvesi'ne ve mizah dergisi Charlie Hebdo saldırısı sonrası Paris'e gittiğini anımsatan Bozkurt, "Parti içindeki atamalarda Erdoğan'a hiçbir şey sormuyor. Hükümet işlerinde de bunu yapıyor" ifadelerini kullandı.
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç'ın çözüm sürecindeki açıklamaları nedeniyle Erdoğan'a yönelik çıkışını ise bu iki kutbun dışında okumak gerektiğini vurgulayan Bozkurt, "Arınç'ın çıkışı şekil itibariyle baktığınız zaman hükümetten yana tavır alıyor. Ama Davutoğlu ile uzun süreli bir siyasi birliktelik yaşayacağını sanmıyorum" dedi.
Davutoğlu yönetimindeki AK Parti'de artık hizipler olduğunu belirten Bozkurt, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu hizipler adaylık belirleme sürecinde daha da ortaya çıkacak. Bütün bu sıkıntıları net bir şekilde ortaya koyacak olan şudur: Milletvekili listelerini kim yapacak? Şu ana kadar Davutoğlu ile Erdoğan bir araya gelip bir yöntem belirleme konusunu dahi görüşmüş değiller. Erdoğan'a göre listeyi kendisinin yapması lazım. Davutoğlu ise tam tersini düşünüyor. Birbirlerine de limitli kontenjan tanıma arzusundalar. Bu kolay aşılabilir bir mesele değildir. Seçim öncesi liste belirleme, seçim sonrası başarı başarısızlık tartışması AK Parti'nin merkezine oturacak ve işler daha da sıkıntılı bir hal alacak. Bundan sonra seçenekler artacak. Abdullah Gül faktörü devreye girecektir mutlaka. AK Parti'yi elinden kaçırmak istemeyen Erdoğan hamlelerine tanıklık yapacağız. Eylül'de olağan kongresi var AK Parti'nin. Birden fazla adaylı bir kongreye tanıklık yapacağız. Kazanan diğer tarafı muhtemelen tasfiye edecektir. Durum çok sıkışıklık gösterirse… Turgut Özal pratiğinde bunu görmüştük, cumhurbaşkanlığını bırakıp yeni bir parti kurmaya çalışan bir Özal vardı o dönemde. İş buralara kadar gidebilir."
‘BAŞKANLIK SİSTEMİ POLİTİK BİR FANTEZİ’
Erdoğan'ın istediği başkanlık sistemini 'Türkiye'de gerçekleşme ihtimali olmayan politik bir fantezi' olarak değerlendiren Bozkurt, "Erdoğan bunu sürekli anlatarak bugünkü pratiğini meşrulaştırmak istiyor. Davutoğlu da buna kesinlikle taraftar değil, bugüne kadar ağzından bir tek kelime çıkmamıştır. Bu bile Davutoğlu ile Erdoğan arasındaki açının mesafesini göstermesi için yeterlidir" diye konuştu.
ACET: YOL AYRIMINI ÇATIŞMA OLARAK GÖRMÜYORUM
Acet ise, çözüm süreciyle ilgili gündeme gelen görüş ayrılıklarını 'yol ayrımı' olarak görmediğini söyledi. Cumhurbaşkanları ve başbakanlar arasında daha önceki dönemlerde de görüş ayrılıkları yaşandığına dikkat çeken Acet, şu ifadeleri:
"Gül cumhurbaşkanı, Erdoğan da başbakan iken aralarında değişik konularda görüş ayrılıkları oldu. Bu görüş ayrılıkları nitekim bugün de devam ediyor. Buna da ben negatif bir anlam da yüklemiyorum. Temel meselelere yaklaşım konusunda bazen görüş farklılıkları da olabilir. Ama bu en son çözüm süreciyle ilgili konuda ortaya çıkan farklı görüşlerin de detay bir konu olduğunu düşünüyorum. Yani meselenin özüne dönük bir görüş ayrılığı olduğunu düşünmüyorum. Çözüm sürecinin ana fikri konusunda Başbakan ile Cumhurbaşkanı'nın birbirleriyle çok yakın bir çizgide olduğunu da düşünüyorum."
Arınç'ın Erdoğan'a yönelik açıklamalarının hükümetin kurumsal görüşü mü, bireysel görüşü mü olduğunun henüz bilinmediğini vurgulayan Acet, "Bu konuda yapılmış bir açıklama da yok. Benim izlenimim, biraz da kulislerden aldığım bilgi bunun daha çok bireysel bir açıklama olduğu istikametinde" dedi.
'DAVUTOĞLU LİSTEYİ ERDOĞAN'LA İSTİŞARE EDECEKTİR'
Acet, Erdoğan ile Davutoğlu arasındaki görüş ayrılıklarının seçim sürecinde özellikle de milletvekili adaylarını belirlenmesinde daha da artacağı yönündeki görüşlere de katılmadığını söyledi: "Aday listeleri konusunda nasıl bir mekanizmanın işleyeceğini de söyleyebilirim. AK Parti'nin kurumsal bir mekanizması var. Yarından itibaren (bugün) partinin üst kurulu olarak bildiğimiz takriben 10 kişinin başbakan, genel başkan başkanlığında toplandığı bir mekanizma. Onun dışında Başbakan bireysel istişarelerini yapacaktır. Bu istişareler Cumhurbaşkanı ile de olacaktır. Bunun dışında başka kesimlerle hatta belki siyaset dışı kesimlerle de bu istişareler yapılabilir. Bu anlamda bu listeye Sayın Cumhurbaşkanı'nın katkı sunacağını da düşünebiliriz.”