ABD Başkanı Obama, Beyaz Saray'da, AB Konseyi Başkanı Donald Tusk ile görüşmesinin başında görüntü alındığı sırada, bir gazetecinin sorusu üzerine mektuba ilişkin kısa bir değerlendirme yaptı.
Obama, İran'daki bazı kesimlerin de her türlü anlaşmaya karşı olduğunu ima ederek, "Kongre'nin bazı üyelerinin İranlı muhafazakarlarla ortak amaç uğrunda birlikte hareket etmek istediğini görmek biraz ironik. Bu biraz tuhaf bir koalisyon" dedi.
Obama, "Şu anda bir anlaşmaya ulaşıp ulaşamayacağımızı görmeye odaklanacağımızı düşünüyorum ve (eğer anlaşma olursa), o zaman Amerikan halkına bunu izah edebileceğiz ve bunu (anlaşmayı) hayata geçirebileceğimize eminim" diye konuştu.
CUMHURİYETÇİLERE ‘SAVAŞA KOŞMA' SUÇLAMASI
Earnest, Cumhuriyetçilerin müzakerelerin altını oymayı amaçladığını net biçimde dile getirdiğini savunarak "Çok sayıda Cumhuriyetçi'nin desteklediği şekilde savaşa koşmak ya da en azından askeri seçeneğe koşmak, ABD'nin çıkarına hiç de uygun değil. Kongre'deki Cumhuriyetçiler, diplomatik yaklaşıma başarı şansı tanımadan önce hemen askeri yaklaşıma atlamaya hazır" değerlendirmesini yaptı.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Jen Psaki ise mektupta birçok yanlışın olduğuna dikkat çekti: "Örneğin Kongre'nin yürütme tarafından müzakere edilen uluslararası anlaşmaların şartlarını değiştirme yetkisi yok."
DEMOKRAT SENATÖRLER DE TEPKİ GÖSTERDİ
Mektuba Kongre'deki Demokratlar da öfkeli tepkiler dile getirdi. Senato'daki Demokrat lider Harry Reid, Genel Kurul kürsüsünden yaptığı açıklamada, Cumhuriyetçileri Başkan Obama'ya düşmanlık beslemekle suçladı.
ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden da, yazılı açıklama yaparak mektubun, ‘anayasal ders kisvesi altında, ABD'nin iki yüzyıllık yönetim şeklini hiçe saydığını' ve ‘Kongre'nin kurum olarak itibarını zedelediğini' vurguladı: "Senato'da hizmet verdiğim 36 yıl boyunca, Senatörlerin, bırakın uzun suredir düşman olan bir ülkeye, doğrudan başka bir ülkeye bile, Başkan'ın kendileriyle anlamlı bir anlaşmaya varacak anayasal yetkisinin olmadığına dair tavsiyede bulunduğu bir mektup yazdıkları örneğine daha önce hiç rastlamadım. Bu mektup, hem dost hem düşmana, Başkomutanımızın Amerika'nın taahhütlerini yerine getiremeyeceğine dair çok yanlış bir sinyal gönderiyor. Bu mesaj, yanlış olduğu kadar tehlikeli de".