"Suriyeli militanlar Türkiye’nin merkezinde"

Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) militanlarının eğitimi, “eğit-donat” programı çerçevesinde bu ay içinde  balkayacak. Söz konusu programa göre, 3 yıl içinde toplam 15 bin ÖSO militanı Kırşehir’deki jandarma eğitim komutanlığında eğitilip ABD ordusu tarafından donatılacak.

Sputnik Haber Ajansı’na konuşan Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı, TBMM Dışişleri Komisyonu ve Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi Türk Grubu Üyesi Yıldırım Tuğrul Türkeş, konuyla ilgili şöyle konuştu:

Hem eğitimi hem de ondan sonraki ihtiyaçları karşılamak üzere bir projede 'Eğit-donat'. Türkiye de bunun bir tarafı olmuştur. Geçenlerde Dışişleri Bakanı bu anlaşmayı imzaladıklarını söyledi. MHP olarak, Türkiye’nin, komşularının sınır güvenliğini ve iç bütünlüğünü korumasının doğru olduğunu ve komşu ülkelerde sıkıntı, karışıklık olması halinde de o ülke yönetimlerinin bu problemi çözmesinin daha iyi olacağını düşünüyoruz.

Türkiye’nin bölge ülkesi olarak diğerlerinden farkı var. Suriye ile 911 km sınırımız var. Burası bir Almanya, İngiltere, Amerika değil. Onlar, 'dünya barışı' adı altında burada birtakım şeylere katılırlar. Ondan sonra da 'oldu – oldu, olmadı' deyip bırakıp gidebilirler. Ama Türkiye'nin böyle bir şansı yok. Türkiye'nin bunu dikkate alarak siyaseti kurgulaması gerektiğine inanıyoruz. Yani, başka bölgelerden gelen insanların fikirleriyle hareket etmek yerine yüzlerce yıl daha bu bölgedeki insanlarla komşuluk edeceğini düşünerek Türkiye siyasetini kurmalı.

"KARDEŞİNİ VUR ANLAYIŞINA KARŞIYIZ"

Peki militanların, eğitim için Kırşehir’e gelmesi olayına, yerli halk nasıl bakıyor? Bu konuyu Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kırşehir İl Başkanı Yılmaz Zengin şöyle değerlendirdi:

CHP olarak 'eğit-donat'a baştan beri karşıyız. Çünkü onlar burada eğitim alacaklar, aldıkları eğitimi de kardeşlerine karşı kullanacaklar. Alacakları eğitimlerini terör örgütlerine karşı mücadele yolunda kullanacaklarsa biz de bunu destekleriz. Ama aldıkları eğitimlerini teröre karşı değil, kardeşlerine karşı kullanacaklar. Bu, AKP’nin dış politikasının yarattığı bir sıkıntıdır. İnsanları eğitip 'git kardeşini vur, kardeşine karşı savaş' demek, bizim karşı durduğumuz bir anlayıştır. Kırşehir açısından problem olup olmayacağını tabi ki Kırşehir’in mülki idari amirleri bilir. Benim şahsi görüşümü soruyorsanız, tabi ki sıkıntılı olacaktır. Sıkıntının olmaması için ilimizdeki mülki idari amirler ve güvenlik birimler  tedbir alırlar mı? Bilemiyorum.

"İNSANLARI BÖLDÜLER, VATANLARINDAN ETTİLER…"

Şimdi ABD’nin Türkiye’ye bakış açısı ülkeyi yönetenler, Dışişleri Bakanlığı’nın sorumluluğunda olan bir şeydir. Eğer ki, Ortadoğu’da bir kargaşa varsa, bu kargaşayı tamamiyle yaratan emperyalist güçlerdir. Bu ülkelerin başındaki güçler, zihniyetleri ve düşünceleri de bellidir. Bu ülkelerin bölgede barış sağlayacağına ben kesinlikle ve kesinlikle ihtimal vermiyorum. Bölgeye barış getirmek yerine tam tersine insanları böldüler, parçaladılar ve vatanlarından ettiler. Kardeş kavgası başlattılar. Irak’tan Libya’ya, Libya’dan da Suriye’ye sıçradı. Bu gelişmeleri biz kesinlikle tasvip etmiyoruz. Sonuna kadar da bunun karşısındayız.

Bizler insanları çatışmalara değil, bütünleşmeye, birleştirmeye yönlendirecek politikalar geliştireceğiz. Türkiye’nin kurucusu olan Mustafa Kemal Atatürk 'Yurtta Sulh, Cihanda Sulh' söylemiyle hareket etmiştir. Biz de onun partisinin temsilcileri olarak olaylara aynı ilkesiyle yaklaşacağız. O insanların vatanlarına, yurtlarına dönmeleri konusunda elimizden geldiği kadar çaba sarf edeceğiz.