Rapora göre ayrıca Ortadoğu'daki ulus devletlerin parçalanacağı, Çin'in zayıflayacağı, diğer yandan ABD'nin ise dünyadaki 'tek süper güç' olmayı sürdüreceği belirtildi.
'RUSYA ŞU ANKİ HALİYLE VAR OLAMAZ'
ABD'li düşünce kuruluşu Rusya'nın geleceğine dair tahminlerine, 'Ukrayna krizinin gelecek birkaç yıl içinde de uluslararası sistemin merkezinde olmaya devam edeceğini' belirtmekle başladı. Ancak raporun ilerleyen bölümlerinde Rusya'nın yakın bir zamanda çökeceği öne sürülüp 'Rusya'nın gelecek 10 yıl boyunca şu anki şekliyle var olabileceği düşünmüyoruz' ifadelerine yer verildi. Raporu yayımlayan Stratfor'a göre, 'enerji fiyatlarında gözlenen dalgalanmalar, Moskova'nın ulusal altyapıyı ayakta tutma yetisini azaltıp Rusya'nın çevresiyle olan ekonomik bağlarının zayıflamasına neden olacak'.
'RUSYA'NIN ETKİ ALANI ZAYIFLAYACAK'
Düşünce kuruluşuna göre, Rusya zayıfladıkça geleneksel olarak ülkenin etki alanında yer alan diğer Belarus, Ukrayna, Polonya, Macaristan ve Romanya gibi devletler de Rusya'dan uzaklaşarak başka güçlere katılacak. Rapora göre bunlar olurken, bir yandan da Rusya'nın Kuzey Kafkasya üzerindeki 'kontrolü' zayıflayacak ve Orta Asya istikrar kaybedecek, Rusya'nın Uzak Doğu bölgeleri ise Çin, Japon ve ABD'yle ilişkilerinde 'bağımsızca hareket etmeye' başlayacaklar.
Austin merkezli Stratfor'a göre, 'Rusya'nın çökmesinin ardından' ABD'nin karşı karşıya geleceği en büyük zorluk ise 'nükleer füzelerin istikrarsız devletlerin' eline geçmesi olacak. Kuruluşa göre ABD bu durumda ya ‘askeri bir çözüm yaratmak' ya da 'füzelerin zaman içerisinde etkisiz hala getirilmesi için söz konusu bölgelerde istikrarlı ve yaşayabilir bir hükümet oluşturmaya çalışmak' zorunda kalacak.
'AVRUPA BİRLİĞİ DE ÇÖKÜŞE SÜRÜKLENECEK'
Stratfor'un tahminlerine göre Rusya'yla birlikte Avrupa Birliği (AB) de gelecek 10 yıl içinde istikrar kaybedip çöküntüye sürüklenecek. Amerikan düşünce kuruluşunun yayımladığı rapora göre bunun nedeni Kuzey, Akdeniz, Batı ve Doğu Avrupa ülkelerinin birbiriyle çatışan çıkarları olması ve her bir AB ülkesine uyabilecek ortak bir politikanın var olmaması. Raporda ayrıca, gelecek yıllarda Avrupa'ya milliyetçilik ve himayeciliğin geri döneceği, Avrupa ülkelerinde sermaye kontrollerinin artacağı belirtildi.
'ALMANYA ZAYIFLAYACAK, POLONYA DOMİNANT GÜÇ OLACAK'
Almanya'ya dair tahminlerine ayrı bir yer ayıran Stratfor, ülkenin ekonomik olarak zayıflayacağını ve sosyo-politik bir krize sürükleneceğini ileri sürdü. Düşünce kuruluşuna göre Almanya'nın zayıflaması sonucunda 'ABD'nin müttefiki olan Polonya, stratejik önemdeki Kuzey Avrupa bölgesinde dominant güç haline gelecek.'
'ORTADOĞU ZAYIFLAYACAK, TÜRKİYE YÜKSELECEK'
ABD'li düşünce kuruluşuna göre Ortadoğu ve Kuzey Afrika'daki ulus devletlerde süren istikrarsızlık da, rolünü genişletmesi beklenen Türkiye'nin yükselişinden etkilenecek. Düşünce kuruluşu ayrıca Türkiye'yi 'Ortadoğu'da sınırlı olsa bile başarı elde edebilecek araçlara sahip olan tek bölge ülkesi' olarak tanımlıyor ve 'Türkiye'nin, Rusya'yı sınırlama politikasına katkı sunması karşılığında, kendine siyasi ve askeri yarar sağlamak için ABD ile daha yakın müttefiklik ilişkileri kurması bekleniyor.'
'ÇİN ALÇAKGÖNÜLLÜ BİR DİKTATÖRLÜĞE DÖNÜŞECEK'
Asya'ya gelince Stratfor, Çin'in 'yüksek büyüme oranına sahip, düşük maaşlı bir ekonomi' olmaktan uzaklaştığını belirtip ülkenin 'siyasi ve sosyal zorluklarla' karşı karşıya gelmesini bekliyor. Düşünce kuruluşu Pekin'in 'diktatörlük eğilimlerinin' genişleyeceğini ileri sürerek, Çin'in 'daha alçak gönüllü ekonomik beklentileri olan diktatörlüğe' dönüşeceğini belirtiyor.
Düşünce kuruluşunun 1996-2005 yılları için yayımladığı raporunda Çin'in belirtilen yıllarda giderek büyüyen bir istikrarsızlığa sürükleneceği belirtilip ülkenin bölünmesinin bile söz konusu olabileceği öne sürülmüştü.
'DÜNYADA DEĞİŞMEDEN KALAN TEK ŞEY ABD'NİN GÜCÜ OLACAK'
Dünyadaki birçok ülkenin güç kaybedeceğini ya da bölünerek çökeceğini belirten Stratfor, ABD'nin ise dünyanın en büyük ekonomik, siyasi ve askeri gücü olmaya devam edeceğini ileri sürdü. Düşünce kuruluşu ancak ABD'nin gelecek 10 yılda 'gücünü daha seçici kullanacağını' ve dikkatini Kuzey Amerika'ya vereceğini belirtti. Amerikalı düşünce kuruluşuna göre 'giderek daha tehlikeli ve istikrarsız hale gelen dünyada değişmeden kalan tek şey, ABD'nin giderek olgunlaşan gücü olacak.'