AB ve Rusya ilişkileri gerilimli bir dönem yaşarken Güney Kıbrıs Rum Yönetimi lideri Anastasiadis, 25 Şubat'ta Moskova'yı ziyaret edip Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'le bir araya gelecek.
Anastasiadis, Kommersant'la röportajında ilk olarak Moskova ziyareti sırasında Rusya'ya Güney Kıbrıs'ta askeri üs verileceğine ilişkin önceki haftalarda basında yer alan iddiaları açıklığa kavuşturdu. Anastasiadis, bunun bir yanlış anlama olduğunu söyledi.
Rum lider, Rusya'nın Güney Kıbrıs hükümetinden hiçbir zaman askeri üs talebinde bulunmadığını vurguladı. Anastasiadis, Moskova ziyareti sırasında Rusya'yla mevcut teknik anlamda işbirliği öngören askeri işbirliği anlaşmasını yenilemek istediklerini ayrıca başka anlaşmaların da gündemde olduğunu belirtip Rusya'ya insani amaçlarla kullanılması için Baf şehrindeki hava üssü ve Limasol limanının açılabileceğini söyledi.
Rum lider, bu üslerin bölgedeki diğer ülkelerden Rus vatandaşlarının tahliye edilmesi gibi amaçlarla kullanılabileceğini söyleyip böyle imkanları başka ülkelere de sağladıklarını belirtti. Anastasiadis ayrıca, Rusya'nın Limasol limanını insani amaçlarla şimdiden kullandığını aktardı.
Anastasiadis, Güney Kıbrıs hükümetinin NATO'ya üye olmayı isteyip istemediğine ilişkin soruya ise şu yanıtı verdi: "Parlamentodaki partilerin ve halkın çoğunluğu isterse o zaman bunu desteklerim. Eğer çoğunluk sağlanırsa Kıbrıs'ın ilk önce 'barış için ortaklık' programına katılması gerekiyor, ki Rusya da bu programa katılıyor. NATO üyeliği, ancak bu aşamadan sonra konuşulabilir."
Anastasiadis ayrıca, Güney Kıbrıs'ın NATO üyeliğinin, Rusya'yla olan ilişkilerini kötü etkilemeyeceğini söyledi.
'RUSYA'YLA YAŞANAN KRİZ AVRUPA'YI MUTLU ETMİYOR'
Öte yandan Güney Kıbrıs Rum Yönetimi lideri, AB'nin Ukrayna krizi yüzünden Rusya'ya uyguladığı yaptırımlara dair ise şu değerlendirmede bulundu: "Birçok AB toplantısında yaptırımların verilecek en iyi cevap olup olmadığı konusunu gündeme getirdim. Bana göre diplomasi dilini kullanmak en iyisi. Özellikle de yeni bir ateşkes anlaşmasına varılmışken. Bu çok daha bilgece bir politika. Çünkü Rusya bizim partnerimiz. Bu nedenle, Rusya ile AB arasındaki krizi daha da derinleştirecek önlemler almak yerine, diyalog kurmak daha iyi."
Anastasiadis röportajda, Kıbrıs açıklarında bulunan doğal gaz yataklarında Rus şirketlerinin çalışmasını hoş karşılayacağını da vurguladı: "Rus şirketlerinin yatırım yapmayı isteyip lisans için başvuru yapmasını memnuniyetle karşılarım."
‘MÜZAKERELERİ DURDURMAMIZA TÜRKİYE NEDEN OLDU’
Bu arada Anastasiadis, Kıbrıs barış müzakerelerinin durdurulmasından da yine Türkiye'yi sorumlu tuttu. Rum lider, "Ben Kıbrıs sorununun barışçıl şekilde çözülmesinde kararlıyım. Müzakerelerden çekilme nedenimiz, Türkiye'nin Kıbrıs Münhasır Ekonomik Bölgesine savaş gemileri sokmasıydı. Egemenlik haklarımızın çiğnenmesi, beni müzakereleri durdurma kararı almaya mecbur etti" dedi.
'RUSYA'YA ÖZEL BİR SEVGİ DUYUYORUM'
Anastasiadis ayrıca, Moskova'ya Rum Yönetimi lideri sıfatıyla ilk kez gideceğini ancak avukat olarak çalıştığı yıllarda şehre sıklıkla gidip geldiğini, bu nedenle de Rusya'ya karşı özel bir sempati ve sevgi beslediğini söyledi.