Türkiye, 20 Ocak’ta Suriye’nin kuzeyindeki Afrin’de bulunan PYD’ye ve bu yapının silahlı kanadı YPG’ye yönelik askeri harekat başlattı. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) ‘Zeytin Dalı Harekâtı’ ismiyle gerçekleştirdiği harekat Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın harekatın fiili olarak başladığını açıklamasının ardından resmi olarak Başbakan Binali Yıldırım tarafından duyuruldu. Türkiye’nin harekatı başlatma gerekçesi, ABD’nin Suriye’de YPG unsurlarından 30 bin kişilik silahlı sınır güvenlik gücü kurması oldu. Ankara, harekatın dört safhada gerçekleşeceğini, bölgenin Türkiye’ye tehdit oluşturan terör unsurlarından arındırılacağını ve 30 kilometre derinliğinde güvenli alan oluşturulacağını açıkladı. Harekatla ilgili Rusya’dan iki önemli değerlendirme geldi. Dışişleri Sergey Lavrov, “ABD’nin Suriye’deki tek taraflı eylemleri Türkiye’yi çıldırttı” derken, Rusya Savunma Bakanlığı değerlendirmesinde ise, “Afrin’deki krizin başlamasına ABD’nin kontrolsüz silah sevkiyatı ve provakasyonları neden oldu” ifadeleri kullanıldı. ABD ve NATO’dan gelen değerlendirmelerde ise Türkiye’nin güvenliğini koruma hakkı olduğuna dikkat çekilirken, harekatın kapsam ve süresinin sınırlı olması gerektiğinin altı çizildi. Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, harekatının Ankara'nın teröristleri destekleme politikasına dayandığını savunurken, İran Türkiye’ye operasyona son verip siyasi çözüm araması çağrısı yaptı. Harekatın, Rusya’nın öncülüğünde gerçekleşen Astana’daki siyasi çözüm sürecini ve Soçi’de toplanacak olan Suriye Ulusal Kongresi’ni nasıl etkileyeceği henüz bilinmiyor.