14 Ocak 2014’te IŞİD’in eline geçen ve üç yılı aşkın bir süre boyunca örgütün fiili başkenti olan Rakka’da, Türkiye’nin operasyona katılma isteği ve operasyonda Demokratik Suriye Güçleri’nin (DSG) yer almasına yönelik itirazlarına rağmen; Haziran ayının ilk haftasında ABD ve DSG’nin iş birliğiyle IŞİD’e yönelik operasyon başlatıldı. IŞİD karşıtı koalisyon, şehrin yüzde 90’ını IŞİD’den temizlendiğini açıkladı. Ancak Rakka’ya ilişkin en büyük soru işareti ise şehrin operasyon sonrası akıbeti. Zira, koalisyon güçleri YPG’nin ana omurgasını oluşturduğu DSG’ye, ‘IŞİD sonrası Rakka'da güvenliğin sağlanması’ için ‘asayiş eğitimi’ verse de bölgede Kürtlerin yaşamıyor olması itibarıyla şehrin etnik yapısının değiştirilmesi ihtimali önemli ölçüde kaygı uyandırıyor. Bir diğer kaygısıysa ABD’nin DSG'yi şimdiye kadar 1600 tırla ağır silah ve zırhlı araçla silahlandırmış olmasından dolayı Türkiye’ye ait. Ankara YPG'nin de yer aldığı DSG’ye bu denli büyük ölçüde silah verilmesine, çatı örgütün kendisinin’ terör örgütü’ olarak gördüğü PKK’yla ‘bağlantısı’ sebebiyle sert bir şekilde karşı çıkıyor. Bir süre önce Rakka’ya giren Sputnik muhabiri Hikmet Durgun, hem askeri gelişmeler hem de bölgede hapsolmuş sivillerin durumuna ilişkin aktardığı haberlerle bölgeyi yerinden takip ediyor, söz konusu soru işaretlerine cevap arıyor.