Sonbahar henüz bitmeden yurdun birçok noktasında kar yağışı yüzünü gösterdi. Özellikle yüksek kesimlerde sıcaklıkların ani düşmesiyle birlikte etkili olan kar, günlük yaşamı olumsuz etkiledi, ulaşımda aksamalara yol açtı.
Sivas’ta iki gün boyunca aralıklarla süren yağış, kırsal bölgelerde ulaşımı durma noktasına getirdi; kent genelinde 46 yerleşim yerinin yolu ulaşıma kapandı. Şırnak’ın Beytüşşebap ilçesinde yoğun kar nedeniyle 6 köy yolu, Muş’ta ise yüksek kesimlerde etkili olan kar ve tipi sonucu 14 köy yolunun ulaşıma kapandığı bildirildi.
Bu erken kar sürprizi, aslında hava durumu modelleri açısından tamamen beklenmedik değildi. Daha önce yapılan değerlendirmelerde, bir “kış provası” yaşanabileceği ifade edilmişti.
Kış provası neden beklenenden önce geldi?
İstanbul Aydın Üniversitesi Öğretim Üyesi Meteoroloji Uzmanı Dr. Güven Özdemir, Hürriyet'e yaptığı açıklamada, kasım sonu için öngörülen kış provasının neden 7-10 gün öne çekildiğini şu sözlerle anlattı:
“Kış provası öngörüsünde işaret edilen tarih aralığı kasım ayının son haftasıydı. Ancak hava koşullarındaki değişkenlikler, yüksek ve alçak basınç sistemlerinin etkisiyle bu durumu öne çekti. Ani sıcaklık artışları ve düşüşleri, orta enlemlerdeki jet akımlarıyla birleşince soğuk hava öne çekildi ve kasım ortasında kar yağışı görüldü. Jet akımlarındaki yavaşlamalar, soğuk havanın orta enlemlere sarkmasına yol açtı ve kar provası 7-10 gün erken gerçekleşti.”
Kış mevsimi hızlı başladı
Dr. Özdemir, özellikle Sivas başta olmak üzere yüksek kesimlerde görülen kar yağışlarının mevsim dışı olmadığını vurgulayarak şunları söyledi:
“Bu durumu kış mevsiminin hızlı başlaması olarak değerlendirebiliriz” ifadelerini kullandı.
Kamuoyunda sık sorulan “Kış sert mi geçecek?” sorusuna da açıklık getiren Özdemir, erken karın tek başına belirleyici olmadığının altını çizdi:
“Bu noktada yanılmamak lazım. Erken kar yağışı, kışın sert geçeceği anlamına gelmiyor.”
'Bu yıl sistem biraz daha değişken'
Uzman isim, bu yıl atmosferin geçtiğimiz yıllara kıyasla daha değişken bir yapı sergilediğini belirterek, soğuk hava dalgaları ve sıcak-soğuk geçişleri hakkında şu değerlendirmeyi yaptı:
“Kuzeydeki soğuk ataklar daha çabuk tetikleniyor. Sıcak-soğuk geçişleri daha keskin yaşanıyor. Yağış rejimleri hızlı değişiyor; yüksek kesimlerde karla karışık yağmur bir anda kara dönebiliyor. Bu yıl sistem biraz daha değişken bir karakter sergiliyor” diye konuştu.
Bu tablo, önümüzdeki haftalarda hava durumu tahminlerinin de daha dikkatle takip edilmesi gerektiğine işaret ediyor.
Bu hafta hava nasıl olacak?
Dr. Özdemir’e göre, erken kar yağışının ardından atmosfer kısa süreli bir ısınma evresine giriyor. Kuzeyli rüzgârların yerini bu kez güneyli rüzgârlar aldı:
“Şu an rüzgâr dönüşleri Afrika’nın kuzeyinde seyrediyor ve bu da Afrika kökenli sıcak havanın ülkemize taşınmasına neden oluyor. Lodos kuvvetli esmeye başladı ve devam edecek.”
Bu durum, özellikle batı bölgelerinde birkaç gün boyunca ılık ve kuru hava beklentisini güçlendiriyor.
Meteoroloji Uzmanı, sıcaklıkların kısa süreli de olsa yükseleceğini belirterek şunları kaydetti:
“Önümüzdeki birkaç gün ılık ve kuru bir hava göreceğiz. Gündüz sıcaklıklarının 22-23 derece civarında olmasını bekliyorum. Kasım ayı için oldukça iyi seviyeler. Bu hafta boyunca yurtta yağış beklentisi düşük. Marmara dâhil yurdun büyük bölümünde yağış beklemiyorum. Ancak atmosfer bu dönemde değişken olduğu için yer yer kısa süreli ve lokal yağış geçişleri olabilir ama baskın bir sistem olmayacak” şeklinde konuştu.
Özetle; birkaç günlüğüne bahar tadında bir hava durumu tablosu görülebilecek.
24 Kasım ve sonrasına dikkat
Dr. Özdemir, kısa süreli ılıman dönemin ardından Türkiye’nin yeniden soğuk hava dalgasının etkisine gireceğini vurguladı. Buna göre:
“Dr. Güven Özdemir’e göre 24 Kasım’dan sonra sıcaklıklarda belirgin bir düşüş yaşanacak. Gündüz sıcaklıkları 18 dereceye, gece sıcaklıkları ise 12 dereceye kadar inecek. Dr. Özdemir, özellikle 27-28 Kasım’ın yakından takip ettikleri bir dönem olduğunu belirterek, ‘Bu tarih aralığında yağış bekliyoruz. 27’siyle birlikte gündüz sıcaklıkları 13 dereceye, gece sıcaklıkları ise 8 dereceye kadar düşecek. Bölgeden bölgeye farklılık göstermekle birlikte, batıdan İç Anadolu’ya ve Doğu Anadolu’ya doğru gidildikçe sıcaklıklar daha da düşecek. Hatta beklediğimizden daha soğuk bir tabloyla da karşılaşabiliriz’ değerlendirmesinde bulundu.”
Bu tablo, kombisini hâlâ yakmayanlar için de önemli bir uyarı niteliği taşıyor.
İstanbul için yağış olasılığı yüksek
Uzman isim, özellikle büyük şehirlerde yaşayanların önlem alması gerektiğini vurgulayarak, ev ve iş yerlerinde ısıtma sistemlerinin kontrol edilmesini önerdi.
Ayrıca, İstanbul için beklenen yağış ihtimaliyle ilgili şu bilgiyi paylaştı:
“Bu süreçte kombisini henüz yakmayanların hazırlıklı olması gerektiğini söyleyen uzman isim, İstanbul için de herkesin beklediği müjdeyi verdi: ‘İstanbul’da da yağış olasılığı yüksek.’”
Bu yıl İstanbul kar yağışı alacak mı?
İstanbul’da bu kış kar yağışı beklenip beklenmediği sorusuna da yanıt veren Dr. Özdemir, barajlar ve kar örtüsü açısından tabloyu şöyle özetledi:
“Dr. Güven Özdemir, ‘24 Kasım’dan sonra başlayacak yeni yağış rejiminin barajlara az da olsa can katacağını düşünüyoruz. Ancak barajlar açısından en etkili kaynak kar yağışı. Fakat bu noktada henüz istediğimiz sinyalleri alamıyoruz. Aralık ayında da İstanbul’da kuvvetli kar yağışı görülme ihtimali düşük. Kar yağışı ihtimali ocak ve şubat aylarında daha yüksek. Eğer 20 Aralık-20 Ocak arasında soğuk hava akımları beklenenden güçlü gelirse, daha etkili kar yağışları görülebilir. Ama İstanbul’un kıyı bölgelerinde kalıcı bir kar örtüsü oluşması çok zor’ ifadelerini kullandı.”
Bu açıklamalar, İstanbul için kuvvetli kar beklentisinin daha çok ocak–şubat aylarına işaret ettiğini gösteriyor.
La Nina senaryoları devrede
Peki eylül ayından bugüne La Nina oluşumunda bir değişim var mı?
Bu soruya yanıt veren Dr. Özdemir, küresel ölçekteki iklim senaryoları hakkında şunları söyledi:
“Önümüzdeki kışa ilişkin küresel iklim senaryolarını değerlendirecek olursak 2025-2026 dönemi için La Nina ihtimali göz ardı edilemez” dedi ve şöyle önemli bilgilerin altını çizdi:
“Meteorolojik senaryolara baktığımızda La Nina koşullarının ortaya çıkma ihtimalinin makul olduğunu görüyoruz. Ancak şu anda zayıf bir görünüm var. Güçlü değil, orta kuvvette senaryolar söz konusu ve biz bunları dikkate alıyoruz. Türkiye’de La Nina’nın direkt bir etkisi yok ama dolaylı etkileri bulunuyor. Bazı dönemlerde etkisini artırır, bazı dönemlerde zayıflar. Şu anki öngörümüz bu şekilde. Zaman içinde nasıl gelişeceğini tekrar değerlendireceğiz.”